SENDİKALAR VE TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİ KANUNU
Kanun Numarası : 6356
Kabul Tarihi : 18/10/2012
Yayımlandığı Resmî Gazete : Tarih : 7/11/2012 Sayı : 28460
Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 53
BİRİNCİ BÖLÜM
Amaç ve Tanımlar
Amaç
MADDE 1 – (1) Bu Kanunun amacı, işçi ve işveren sendikaları ile konfederasyonların
kuruluşu, yönetimi, işleyişi, denetlenmesi, çalışma ve örgütlenmesine ilişkin usul ve esaslar
ile işçilerin ve işverenlerin karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumları ile çalışma
şartlarını belirlemek üzere toplu iş sözleşmesi yapmalarına, uyuşmazlıkları barışçı yollarla
çözümlemelerine, grev ve lokavta başvurmalarına ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.
Tanımlar
MADDE 2 – (1) Bu Kanunun uygulanmasında;
a) Bakanlık: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığını,
b) Çerçeve sözleşme: Ekonomik ve Sosyal Konseyde temsil edilen işçi ve işveren
konfederasyonlarına üye işçi ve işveren sendikaları arasında işkolu düzeyinde yapılan
sözleşmeyi,
c) Görevli makam: İşyeri toplu iş sözleşmesi için işyerinin, işletme toplu iş sözleşmesi
için işletme merkezinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünü, aynı
Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerleri için yapılacak grup toplu
iş sözleşmelerinde bu işyerlerinin bağlı bulunduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünü,
birden fazla Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğünün yetki alanına giren işyerlerini
kapsayacak grup toplu iş sözleşmesi için ise Bakanlığı,
ç) Grup toplu iş sözleşmesi: İşçi sendikası ile işveren sendikası arasında, birden çok üye
işverene ait aynı işkolunda kurulu işyerlerini ve işletmeleri kapsayan toplu iş sözleşmesini,
d) İşletme toplu iş sözleşmesi: Bir gerçek veya tüzel kişiye ya da bir kamu kurum veya
kuruluşuna ait aynı işkolundaki birden çok işyerini kapsayan sözleşmeyi,
e) İşveren vekili: İşveren adına işletmenin bütününü yönetenleri,
f) Konfederasyon: Değişik işkollarında en az beş sendikanın bir araya gelerek
oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşu,
g) Kuruluş: Sendika ve konfederasyonları,
ğ) Sendika: İşçilerin veya işverenlerin çalışma ilişkilerinde, ortak ekonomik ve sosyal
hak ve çıkarlarını korumak ve geliştirmek için en az yedi işçi veya işverenin bir araya gelerek
bir işkolunda faaliyette bulunmak üzere oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip kuruluşları,h) Toplu iş sözleşmesi: İş sözleşmesinin yapılması, içeriği ve sona ermesine ilişkin
hususları düzenlemek üzere işçi sendikası ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan
işveren arasında yapılan sözleşmeyi,
ı) Üst kuruluş: Konfederasyonları,
i) Yönetici: Kuruluşun ve şubesinin yönetim kurulu üyelerini,
ifade eder.
(2) İşveren vekilleri, bu Kanunun uygulanması bakımından işveren sayılır.
(3) Bu Kanunun uygulanması bakımından işçi, işveren ve işyeri kavramları 22/5/2003
tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununda tanımlandığı gibidir.
(4) İş sözleşmesi dışında ücret karşılığı iş görmeyi taşıma, eser, vekâlet, yayın,
komisyon ve adi şirket sözleşmesine göre bağımsız olarak meslekî faaliyet olarak yürüten
gerçek kişiler de bu Kanunun ikinci ila altıncı bölümleri bakımından işçi sayılır.
İKİNCİ BÖLÜM
Kuruluş Esasları ve Organlar
Kuruluş serbestisi
MADDE 3 – (1) Kuruluşlar, bu Kanundaki kuruluş usul ve esaslarına uyarak önceden
izin almaksızın kurulur. Sendikalar kuruldukları işkolunda faaliyette bulunur.
(2) Kamu işveren sendikalarının, aynı işkolundaki kamu işverenleri tarafından kurulması
ve faaliyette bulunması şartı aranmaz.
İşkolları
MADDE 4 – (1) İşkolları bu Kanuna ekli (1) sayılı cetvelde gösterilmiştir.
(2) Bir işyerinde yürütülen asıl işe yardımcı işler de, asıl işin girdiği işkolundan sayılır.
(3) Bir işkoluna giren işler, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşü alınarak ve
uluslararası normlar göz önünde bulundurularak Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle belirlenir.
İşkolunun tespiti
MADDE 5 – (1) Bir işyerinin girdiği işkolunun tespiti Bakanlıkça yapılır. Bakanlık,
tespit ile ilgili kararını Resmî Gazete’de yayımlar. Bu tespite karşı ilgililer, kararın
yayımından itibaren on beş gün içinde dava açabilir. Mahkeme iki ay içinde kararını verir.
(Ek cümle: 12/10/2017-7036/29 md.) Karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde
bölge adliye mahkemesi iki ay içinde kararını verir. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/29
md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay, uyuşmazlığı iki ay içinde
kesin olarak karara bağlar.
(2) Yeni bir toplu iş sözleşmesi için yetki süreci başlamış ise işkolu değişikliği tespiti
bir sonraki dönem için geçerli olur. İşkolu tespit talebi ve buna ilişkin açılan davalar, yetki
işlemlerinde ve yetki tespit davalarında bekletici neden sayılmaz.
(3) İşkolu değişikliği yürürlükteki toplu iş sözleşmesini etkilemez.Kuruculuk şartları
MADDE 6 – (1) Fiil ehliyetine sahip ve fiilen çalışan gerçek veya tüzel kişiler sendika
kurma hakkına sahiptir. Ancak 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53
üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık,
dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin
ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama ve kaçakçılık
suçlarından birinden mahkûmiyeti bulunanlar sendika kurucusu olamaz.
(2) İşveren sendikası kurucusunun tüzel kişi olması hâlinde tüzel kişiyi temsil eden
gerçek kişide de birinci fıkrada belirtilen şartlar aranır.
Kuruluş usulü
MADDE 7 – (1) Kuruluşlar, kurucularının kuruluşun merkezinin bulunacağı ilin
valiliğine dilekçelerine ekli olarak kuruluş tüzüğünü vermeleriyle tüzel kişilik kazanır.
Sendikalar için kurucuların kurucu olabilme şartlarına sahip olduklarını ifade eden yazılı
beyanları; üst kuruluşlar için ilgili kuruluşların genel kurul kararları dilekçeye eklenir.
(2) Vali, tüzük ve kurucuların listesini on beş gün içerisinde Bakanlığa gönderir.
Bakanlık; kuruluşun adını, merkezini ve tüzüğünü on beş gün içinde resmî internet sitesinde
ilan eder.
(3) Tüzüğün veya bu maddede sayılan belgelerin içerdikleri bilgilerin kanuna
aykırılığının tespit edilmesi ya da bu Kanunda öngörülen kuruluş şartlarının sağlanmadığının
anlaşılması hâlinde ilgili valilik kanuna aykırılık veya eksikliklerin bir ay içinde giderilmesini
ister. Bu süre içinde kanuna aykırılığın veya eksikliğin giderilmemesi hâlinde, Bakanlığın
veya ilgili valiliğin başvurusu üzerine mahkeme, gerekli gördüğü takdirde kurucuları da
dinleyerek üç iş günü içinde kuruluşun faaliyetinin durdurulmasına karar verebilir. Mahkeme
kanuna aykırılığın veya eksikliğin giderilmesi için altmış günü aşmayan bir süre verir.
(4) Tüzük ve belgelerin kanuna uygun hâle getirilmesi üzerine mahkeme durdurma
kararını kaldırır. Verilen süre sonunda tüzük ve belgelerin kanuna uygun hâle getirilmemesi
hâlinde ise mahkeme kuruluşun kapatılmasına karar verir.
(5) Tüzük değişiklikleri ikinci fıkra hükmüne göre ilan edilir. Tüzük değişikliği ve
kanuna aykırılık veya eksikliğin bulunduğu diğer işlemlerde de yukarıdaki hükümler uygulanır.
Kuruluşların tüzüğü
MADDE 8 – (1) Kuruluşların tüzüklerinde aşağıdaki hususların yer alması gerekir:
a) Adı, merkezi ve adresi
b) Amacı
c) Sendikanın faaliyet göstereceği işkolu
ç) Sendika kurucularının ad ve soyadları, kimlik bilgileri, meslek ve sanatları ve
yerleşim yerleri; üst kuruluşları kuran sendikaların işkolları ile ad ve adresleri
d) Üye olma, üyelikten çıkma ve çıkarılmanın şartları
e) Genel kurulun oluşumu, toplanma zamanı, görev ve yetkileri, üye ve delegelerinin
oy kullanmaları, çalışma usul ve esasları ile toplantı ve karar yeter sayılarıf) Genel kurul dışında kalan organlar, bu organların oluşumu, görev, yetki ve
sorumlulukları, çalışma usul ve esasları ile toplantı ve karar yeter sayıları
g) Şube veya bölge şubelerinin nasıl kurulacağı, birleştirileceği veya kapatılacağı,
görev ve yetkileri, genel kurullarının toplantılarına ve kararlarına ilişkin usul ve esaslar ile
sendika genel kurulunda şube ve bölge şubelerinin nasıl temsil edileceği
ğ) Üyelerce ödenecek aidat ve sendika yöneticilerinin ücretleri ile ilgili usul ve esaslar
h) Demirbaşların satış ve terkininde uygulanacak usul ve esaslar
ı) İç denetim usulleri
i) Tüzüğün değiştirilme usulleri
j) Sona erme hâlinde mallarının tasfiye şekli
k) Organlarının oluşumuna kadar kuruluşun işlerini yürütmeye ve kuruluşu temsile
yetkili geçici yönetim kurulu üyelerinin ad ve soyadları ile yerleşim yerleri
Organlara dair ortak hükümler
MADDE 9 – (1) Kuruluşun ve şubelerinin organları; genel kurul, yönetim kurulu,
denetleme kurulu ve disiplin kuruludur. Bu organlardan genel kurul dışında kalanların üye
sayıları üçten az dokuzdan fazla; konfederasyonların yönetim kurullarının üye sayıları beşten
az yirmi ikiden fazla ve şubelerin genel kurul dışındaki kurullarının üye sayıları üçten az
beşten fazla olamaz. Genel kurul dışındaki organlara asıl üye sayısı kadar yedek üye seçilir.
(2) Kuruluşlar ihtiyaca göre başka organlar da kurabilir. Ancak genel kurul ile
yönetim, denetim ve disiplin kurullarının görev ve yetkileri bu organlara devredilemez.
(3) Kuruluşların genel kurul dışındaki organlarına seçilebilmek için 6 ncı maddede
aranan şartlara sahip olmak gerekir. Bu şartlara sahip olmayan birinin seçildiğini tespit eden
valiliğin veya Bakanlığın başvurusu üzerine mahkeme, bu kişinin görevine son verir.
Mahkemenin kararı kesindir.
(4) Genel kurul dışındaki organlara seçilen üyelerin ad ve soyadları ile açılan ve
kapatılan şubeler, ilgili valiliğe bildirilir ve 7 nci maddenin ikinci fıkrasına göre ilan edilir.
(5) Genel kurul dışındaki organlara seçilenlerin 6 ncı maddede sayılan suçlardan biri
ile mahkûm olmaları hâlinde görevleri kendiliğinden sona erer.
(6) Kuruluş ve şube yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyelerinin görevleri,
milletvekili veya belediye başkanı seçilmeleri hâlinde kendiliğinden son bulur.
(7) Tüzükte daha yüksek bir yeter sayı öngörülmemişse, genel kurul dışında kalan
organlar için; toplantı yeter sayısı kurul üye sayısının salt çoğunluğu, karar yeter sayısı
toplantıya katılanların salt çoğunluğudur.
Genel kurulun oluşması
MADDE 10 – (1) Kuruluşların genel kurulu, tüzüğüne göre üye veya delegelerden
oluşur. Kuruluş ve şubelerin yönetim, denetleme ve disiplin kurulu üyeleri, bu sıfatla kendi
genel kurullarına delege olarak katılır.(2) Delege sıfatı, bir sonraki olağan genel kurul için yapılacak delege seçimi tarihine
kadar devam eder.
(3) Delege seçiminin usul ve esasları kuruluşun tüzüğü ile belirlenir. Ancak tüzüklere
delege seçilebilmeyi engelleyici hükümler konulamaz.
Genel kurulun görev ve yetkileri
MADDE 11 – (1) Genel kurulun görev ve yetkileri şunlardır:
a) Organların seçimi
b) Tüzük değişikliği
c) Yapılacak ilk genel kurula sunulması ve geçmişe etkili olmaması kaydıyla ilgili
makamlar veya mahkemelerce kanuna aykırı görülerek düzeltilmesi istenen konular hakkında
yönetim kuruluna yetki verilmesi
ç) Yönetim kurulu ve denetleme kurulu raporları ile yeminli mali müşavir raporlarının
görüşülmesi
d) Yönetim kurulu ve denetleme kurulunun ibrası
e) Bütçenin kabulü
f) Yönetim kurulu, denetleme kurulu ve disiplin kurulu üyelerine verilecek ücret,
tazminat, ödenek ve yolluklar ile sosyal hakların belirlenmesi
g) Taşınmaz satın alınması veya mevcut taşınmazların satılması hususunda yönetim
kuruluna yetki verilmesi
ğ) Üst kuruluş kurucusu olma, üst kuruluşlara üye olma veya üyelikten çekilme
h) Şube açma, birleştirme veya kapatma, bu konuda tüzükte belirlenen esaslar
doğrultusunda yönetim kuruluna yetki verilmesi
ı) Birleşme veya katılma
i) Uluslararası kuruluşun kurucusu olma, uluslararası kuruluşlara üye olma veya
üyelikten çekilme
j) Kuruluşun feshi
k) Mevzuat veya tüzükte genel kurulca yapılması öngörülen diğer işlemleri yerine
getirme ve başka bir organa bırakılmamış konuları karara bağlama
(2) Şube genel kurulları, sadece birinci fıkranın (a), (ç), (d) ve (k) bentlerinde belirtilen
görevleri yerine getirir. Şube genel kurullarının mali ibra yetkisi yoktur.
Genel kurulun toplantı zamanı
MADDE 12 – (1) Kuruluşların ilk genel kurulu tüzel kişiliğin kazanılmasından,
şubelerin ilk genel kurulu ise kuruluş tarihinden itibaren altı ay içinde yapılır.
(2) Olağan genel kurul en geç dört yılda bir toplanır.
(3) İki genel kurul toplantısı arasındaki döneme ait faaliyet ve hesap raporu, yeminli
mali müşavir raporu, denetleme kurulu raporu ve gelecek döneme ait bütçe teklifi toplantı
tarihinden on beş gün önce genel kurula katılacaklara gönderilir.(4) Olağanüstü genel kurul, yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli
gördüğü hâllerde ya da genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine
altmış gün içinde yazılı istekteki konuları öncelikle görüşmek üzere toplanır. Talep tarihi
itibarıyla olağan genel kurul toplantı tarihine altı aydan az bir süre kalması hâlinde olağanüstü
genel kurula gidilemez; ancak, isteğe konu olan hususlar olağan genel kurul gündemine alınır.
(5) Genel kurula çağrı yönetim kurulu tarafından yapılır.
(6) Yukarıdaki hükümlere aykırı hareket eden kuruluş veya şube yönetim kuruluna;
kuruluşun üyelerinden birinin veya durumu tespit eden Bakanlığın başvurusu üzerine,
mahkeme kararıyla işten el çektirilir. Mahkeme, ayrıca genel kurulu kanun ve tüzük
hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar
kuruluşu yönetmekle görevli olmak üzere 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medeni
Kanunu hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder.
Genel kurulun toplantı ve karar yeter sayıları
MADDE 13 – (1) Genel kurulun toplantı yeter sayısı üye veya delege tam sayısının
salt çoğunluğudur. Tüzükte daha yüksek bir yeter sayı belirlenebilir. İlk toplantıda yeter sayı
sağlanamazsa ikinci toplantı en çok on beş gün sonraya bırakılır. Bu toplantıya katılanların
sayısı, üye veya delege tam sayısının üçte birinden az olamaz.
(2) Delegelerin veya üyelerin genel kurula katılmaları ve oy kullanmaları engellenemez.
(3) Genel Kurulun karar yeter sayısı toplantıya katılan üye veya delege sayısının salt
çoğunluğudur. Ancak bu sayı üye veya delege tam sayısının dörtte birinden az olamaz.
Tüzükte daha yüksek bir yeter sayı belirlenmemişse, tüzük değişikliği, fesih, birleşme,
katılma, üst kuruluşun veya uluslararası kuruluşun kurucusu olma, üst kuruluşlara ve
uluslararası kuruluşlara üyelik ile üyelikten çekilme hâllerinde karar yeter sayısı üye veya
delege tam sayısının salt çoğunluğudur.
Genel kurulda yapılacak seçimlerde uyulacak esaslar
MADDE 14 – (1) Genel kurulda yönetim kurulu, denetleme kurulu ve disiplin
kuruluna üye seçimi ile delege seçimi, yargı gözetimi altında serbest, eşit, gizli oy, açık sayım
ve döküm esasına ve tüzük hükümlerine göre yapılır.
(2) Seçim yapılacak genel kurul toplantılarından en az on beş gün önce genel kurula
katılacak üye veya delegeleri belirleyen listeler, toplantının gündemi, yeri, günü, saati ve
çoğunluk olmadığı takdirde yapılacak ikinci toplantıya ilişkin hususları belirten bir yazı ile
birlikte yetkili seçim kurulu başkanlığına verilir.
(3) Hâkim, seçime katılacak ve oy kullanacak üye veya delegeleri belirleyen listeleri
inceleyerek onaylar ve ilan edilmek üzere bir nüshasını ilgili kuruluş veya şubeye verir. İlgili
kuruluş onaylı listeyi genel kurul toplantı tarihinden yedi gün önce kuruluş merkez veya şube
binasında asmak suretiyle ilan eder. İlan süresi üç gündür.(4) İlan süresi içerisinde seçim kurulu başkanlığına yapılacak itirazlar, en geç iki gün
içinde incelenir ve kesin olarak karara bağlanır. Bu suretle kesinleşen listeler ile toplantıya
ilişkin diğer hususlar hâkim tarafından onaylanarak ilgili kuruluş veya şubeye gönderilir.
(5) Seçim kurulu başkanlığı, kuruluşun üyesi olmayan kişiler arasından bir başkan ve
seçimlerde aday olmayan üyeler arasından iki üye belirleyerek seçim sandık kurulunu
oluşturur. Seçim sandık kurulu yedek başkan ve üyeleri de aynı şekilde belirlenir. Seçim
sandık kurulu, seçimlerin yapılması ve oyların sayımı ile görevlidir.
(6) Seçimlerde aday olanların listeleri, başkanlık divanınca düzenlenerek ilgili seçim
kurulu başkanlığına mühürlenmek üzere verilir.
(7) Listede adı bulunanlar, resmî kimlik belgesi göstermek ve listeyi imzalamak
suretiyle oy kullanır. Oy, sandık kurulu başkanı tarafından adayları gösteren ve seçim kurulu
başkanlığınca mühürlenmiş listedeki isimlerin işaretlenmesi suretiyle kullanılır. Seçilecek
organı oluşturan üye sayısından fazla adayın işaretlendiği oy pusulaları ile diğer kâğıtlara
yazılan oylar geçersiz sayılır.
(8) Seçim süresinin sonunda seçim sonuçları, seçim sandık kurulu tarafından bir
tutanakla tespit edilir ve bir nüshası seçim yerinde asılmak suretiyle duyurulur.
(9) Kullanılan oylar ve diğer belgeler tutanağın bir nüshası ile birlikte üç ay süreyle
saklanmak üzere yetkili seçim kurulu başkanlığına verilir. Seçim sonuçları anılan başkanlık
tarafından derhâl ilan edilir ve ilgili kuruluş veya şubesine bildirilir.
(10) Seçimler sırasında sandık kurulu başkanı ve üyelerine karşı işlenen suçlar, kamu
görevlilerine karşı işlenmiş sayılır.
(11) Seçimde görev alan seçim kurulu ve seçim sandık kurulu üyelerine 26/4/1961
tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda
belirtilen esaslara göre ilgili kuruluşça ücret ödenir.
Seçimlere itiraz
MADDE 15 – (1) Genel kurulda yapılan organ ve delege seçimlerinin devamı sırasında
yapılan işlemlere ilişkin olarak seçim sonuç tutanaklarının düzenlenmesinden itibaren iki gün
içinde yapılacak itirazlar hâkim tarafından aynı gün incelenir ve kesin olarak karara bağlanır.
İtiraz süresinin geçmesi ve itirazların karara bağlanmasından hemen sonra hâkim, 14 üncü madde
hükümlerine göre kesin sonuçları ilan eder ve ilgili kuruluş veya şubesine bildirir.
(2) Bakanlık veya kuruluş ya da şubesinin üye ve delegeleri; kanun ve tüzük hükümlerine
aykırı olarak genel kurul ve seçim yapılması veya seçim sonuçlarını etkileyecek ölçüde bir
usulsüzlük ya da kanuna aykırı uygulama iddiasıyla, bu işlemlerin veya genel kurulun iptali için
genel kurul tarihinden itibaren bir ay içerisinde dava açabilir. Dava basit yargılama usulüne göre
iki ay içerisinde sonuçlandırılır. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/30 md.) Karar hakkında istinaf
yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. (Değişik cümle:
12/10/2017-7036/30 md.) Bu karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtayca on beş
gün içinde kesin olarak karar verilir.(3) Genel kurulun veya genel kurulda yapılan organ seçiminin iptaline karar verildiği
takdirde mahkeme; genel kurulu kanun ve tüzük hükümlerine göre en kısa zamanda toplamak,
seçimleri yapmak ve yeni yönetim kurulu seçilinceye kadar kuruluşu yönetmekle görevli
olmak üzere, 4721 sayılı Kanun hükümleri gereğince bir veya üç kayyım tayin eder ve görev
sürelerini belirler.
Genel kurul dışında yapılan delege seçimi
MADDE 16 – (1) Genel kurul dışında yapılan delege seçimleri üyeler tarafından
serbest, eşit, gizli oy, açık sayım ve döküm esasına ve tüzük hükümlerine göre yapılır.
(2) Genel kurul dışında yapılan delege seçimlerine seçim sonuçlarının ilanından sonra
iki gün içinde yapılacak itirazlar, mahkeme tarafından kesin olarak karara bağlanır. Delege
seçiminin mahkeme tarafından iptal edilmesi hâlinde, seçimler on beş gün içinde yenilenir.
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Üyelik
Sendika üyeliği ve üyeliğin kazanılması
MADDE 17 – (1) On beş yaşını dolduran ve bu Kanun hükümlerine göre işçi
sayılanlar, işçi sendikalarına üye olabilir.
(2) Bu Kanun anlamında işveren sayılanlar, işveren sendikalarına üye olabilir.
(3) Sendikaya üye olmak serbesttir. Hiç kimse sendikaya üye olmaya veya olmamaya
zorlanamaz. İşçi veya işverenler aynı işkolunda ve aynı zamanda birden çok sendikaya üye
olamaz. Ancak aynı işkolunda ve aynı zamanda farklı işverenlere ait işyerlerinde çalışan
işçiler birden çok sendikaya üye olabilir. İşçi ve işverenlerin bu hükme aykırı şekilde birden
çok sendikaya üye olmaları hâlinde sonraki üyelikler geçersizdir.
(4) Bir işyerinde yardımcı işlerde çalışan işçiler de, işyerinin girdiği işkolunda kurulu
bir sendikaya üye olabilir.
(5) Sendikaya üyelik, Bakanlıkça sağlanacak elektronik başvuru sistemine e-Devlet
kapısı üzerinden üyelik başvurusunda bulunulması ve sendika tüzüğünde belirlenen yetkili
organın kabulü ile e-Devlet kapısı üzerinden kazanılır. Üyelik başvurusu, sendika tarafından
otuz gün içinde reddedilmediği takdirde üyelik talebi kabul edilmiş sayılır. Haklı bir neden
gösterilmeden üyelik başvurusu kabul edilmeyenler, bu kararın kendilerine tebliğinden
itibaren otuz gün içinde dava açabilir. Mahkemenin kararı kesindir. Mahkemenin davacı
lehine karar vermesi hâlinde üyelik, red kararının alındığı tarihte kazanılmış sayılır.
Üyelik aidatı
MADDE 18 – (1) Üyelik aidatının miktarı kuruluşların tüzüklerinde belirtilen usul ve
esaslara göre genel kurul tarafından belirlenir.
(2) Üyelik ve dayanışma aidatları, yetkili işçi sendikasının işverene yazılı başvurusu
üzerine, işçinin ücretinden kesilmek suretiyle ilgili sendikaya ödenir.(3) Yukarıdaki hükümlere göre ödenmesi gereken aidatı kesmeyen veya kesmesine
rağmen bir ay içinde ilgili işçi sendikasına ödemeyen işveren, bildirim şartı aranmaksızın
aidat miktarını bankalarca işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiziyle birlikte ödemekle
yükümlüdür.
(4) Üye aidatının tahsiline ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle
düzenlenir.
Sendika üyeliğinin sona ermesi ve askıya alınması
MADDE 19 – (1) İşçi veya işveren, sendikada üye kalmaya veya üyelikten ayrılmaya
zorlanamaz.
(2) Her üye, e-Devlet kapısı üzerinden çekilme bildiriminde bulunmak suretiyle
üyelikten çekilebilir. E-Devlet kapısı üzerinden yapılan çekilme bildirimi elektronik ortamda
eş zamanlı olarak Bakanlığa ve sendikaya ulaşır.
(3) Çekilme, sendikaya bildirim tarihinden itibaren bir ay sonra geçerlilik kazanır.
Çekilenin bir aylık süre içinde başka bir sendikaya üye olması hâlinde yeni üyelik bu sürenin
bitimi tarihinde kazanılmış sayılır.
(4) Sendika üyeliğinden çıkarılma kararı genel kurulca verilir. Karar, e-Devlet kapısı
üzerinden Bakanlığa elektronik ortamda bildirilir ve çıkarılana yazı ile tebliğ edilir. Çıkarılma
kararına karşı üye, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde mahkemeye itiraz edebilir.
Mahkeme iki ay içinde kesin olarak karar verir. Üyelik, çıkarılma kararı kesinleşinceye kadar
devam eder.
(5) İşveren veya işveren vekili sıfatını kaybedenlerin sendika ve üst kuruluşlardaki
üyelikleri ve görevleri, bu sıfatı kaybettikleri tarihte kendiliğinden sona erer. Ancak, tüzel
kişiliği temsilen işveren vekili sıfatı ile işveren sendikalarına üye olanların bu sıfatı
kaybetmeleri hâlinde tüzel kişiliğin üyeliği düşmez. Bu durumda işveren vekilinin kuruluş
organlarındaki görevleri sona erer.
(6) Sosyal Güvenlik Kurumundan yaşlılık veya malullük aylığı ya da toptan ödeme
alarak işten ayrılan işçilerin sendika üyeliği sona erer. Ancak çalışmaya devam edenler ile
kuruluş ve şubelerinin yönetim, denetleme ve disiplin kurullarındaki görevleri sırasında
yaşlılık veya malullük aylığı ya da toptan ödeme alanların üyeliği, görevleri süresince ve
yeniden seçildikleri sürece devam eder.
(7) İşkolunu değiştirenin sendika üyeliği kendiliğinden sona erer.
(8) İşçi kuruluşu ve şubelerinin organlarında görev almak üyeliği sona erdirmez.
(9) İşçi sendikası üyesinin bir yılı geçmemek üzere işsiz kalması üyeliğini etkilemez.
(10) Herhangi bir askeri ödev nedeniyle silah altına alınan üyenin üyelik ilişkisi bu
süre içinde askıda kalır.
(11) Üyeliğin kazanılması ile üyeliğin sona ermesine ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça
çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.Üst kuruluşlara üyelik
MADDE 20 – (1) Üst kuruluş üyeliğine başvuru genel kurul kararına bağlıdır. Üst
kuruluş üyeliği, tüzükte belirlenen yetkili organın kabulüyle kazanılır. Aynı zamanda birden
fazla üst kuruluşa üye olunamaz. Aksi hâlde sonraki üyelikler geçersizdir.
(2) Üst kuruluş üyeliğinden çekilme genel kurul kararına bağlıdır. Çekilme, üst
kuruluşa bildirim tarihinden itibaren bir ay sonra geçerlilik kazanır.
(3) Üst kuruluş üyeliğinden çıkarılma, üst kuruluş genel kurulu kararıyla olur.
(4) Üye olma, üyelikten çekilme ve çıkarılma kararları, üst kuruluş tarafından bir ay
içerisinde Bakanlığa bildirilir.
Uluslararası işçi ve işveren kuruluşlarına üyelik
MADDE 21 – (1) Kuruluşlar tüzüklerinde gösterilen amaçlarını gerçekleştirmek üzere
uluslararası işçi ve işveren kuruluşlarının kurucusu olabilir, bu kuruluşlara serbestçe üye
olabilir ve üyelikten çekilebilir, iş birliğinde bulunabilir, üye ve temsilci gönderebilir veya
kabul edebilir ve dış temsilcilik açabilir.
(2) Uluslararası işçi ve işveren kuruluşları Dışişleri Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle
İçişleri Bakanlığının izniyle Türkiye’de temsilcilik açabilir ve üst kuruluşlara üye olabilir.
(3) Yukarıdaki fıkralara aykırılık hâlinde İçişleri Bakanlığınca üyeliğin iptal edilmesi,
temsilciliğin faaliyetinin durdurulması veya kapatılması için, kuruluş merkezinin veya
temsilciliğin bulunduğu yerde dava açılabilir.
(4) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde faaliyet gösteren işçi ve işveren kuruluşları
Türkiye’de kurulu üst kuruluşlara üye olabilir.
Kuruluşların katılması veya birleşmesi
MADDE 22 – (1) Bir kuruluşun aynı nitelikteki bir kuruluşa katılması hâlinde, katılan
kuruluşun bütün hak, borç, yetki ve çıkarları katıldığı kuruluşa kendiliğinden geçer.
(2) Aynı nitelikteki bir kuruluşla birleşen kuruluşların bütün hak, borç, yetki ve
çıkarları birleşme sonucu meydana getirdikleri yeni tüzel kişiliğe kendiliğinden geçer.
(3) Katılan veya birleşen kuruluşun üyeleri, kendiliğinden katıldıkları veya yeni
meydana getirdikleri kuruluşun üyesi olur.
(4) Katılımın yapıldığı ya da yeni meydana getirilen kuruluş, durumu bir ay içerisinde
Bakanlığa bildirir.
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Güvenceler
İşçi kuruluşu yöneticiliğinin güvencesi
MADDE 23 – (1) İşçi kuruluşunda yönetici olduğu için çalıştığı işyerinden ayrılan
işçinin iş sözleşmesi askıda kalır. Yönetici dilerse işten ayrıldığı tarihte iş sözleşmesini
bildirim süresine uymaksızın veya sözleşme süresinin bitimini beklemeksizin fesheder ve
kıdem tazminatına hak kazanır. Yönetici, yöneticilik süresi içerisinde iş sözleşmesini
feshederse kıdem tazminatı fesih tarihindeki emsal ücret üzerinden hesaplanır.(2) İş sözleşmesi askıya alınan yönetici; sendikanın tüzel kişiliğinin sona ermesi,
seçime girmemek, yeniden seçilmemek veya kendi isteği ile çekilmek suretiyle görevinin
sona ermesi hâlinde, sona erme tarihinden itibaren bir ay içinde ayrıldığı işyerinde işe
başlatılmak üzere işverene başvurabilir. İşveren, talep tarihinden itibaren bir ay içinde bu
kişileri o andaki şartlarla eski işlerine veya eski işlerine uygun bir diğer işe başlatmak
zorundadır. Bu kişiler süresi içinde işe başlatılmadığı takdirde, iş sözleşmeleri işverence
feshedilmiş sayılır.
(3) Yukarıda sayılan nedenler dışında yöneticilik görevi sona eren sendika yöneticisine
ise başvuruları hâlinde işveren tarafından kıdem tazminatı ödenir. Ödenecek tazminatın
hesabında, işyerinde çalışılmış süreler göz önünde bulundurulur ve fesih anında emsalleri için
geçerli olan ücret ve diğer hakları esas alınır. İşçinin iş kanunlarından doğan hakları saklıdır.
İşyeri sendika temsilciliğinin güvencesi
MADDE 24 – (1) İşveren, işyeri sendika temsilcilerinin iş sözleşmelerini haklı bir
neden olmadıkça ve nedenini yazılı olarak açık ve kesin şekilde belirtmedikçe feshedemez.
Fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde, temsilci veya üyesi bulunduğu
sendika dava açabilir.
(2) Dava basit yargılama usulüne göre sonuçlandırılır. (Değişik cümle: 12/10/2017-
7036/31 md.) Mahkemece verilen karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge
adliye mahkemesi kesin olarak karar verir.
(3) Temsilcinin işe iadesine karar verilirse fesih geçersiz sayılarak temsilcilik süresini
aşmamak kaydıyla fesih tarihi ile kararın kesinleşme tarihi arasındaki ücret ve diğer hakları
ödenir. Kararın kesinleşmesinden itibaren altı iş günü içinde temsilcinin işe başvurması
şartıyla, altı iş günü içinde işe başlatılmaması hâlinde, iş ilişkisinin devam ettiği kabul
edilerek ücreti ve diğer hakları temsilcilik süresince ödenmeye devam edilir. Bu hüküm
yeniden temsilciliğe atanma hâlinde de uygulanır.
(4) İşveren, yazılı rızası olmadıkça işyeri sendika temsilcisinin işyerini değiştiremez
veya işinde esaslı tarzda değişiklik yapamaz. Aksi hâlde değişiklik geçersiz sayılır.
(5) Bu madde hükümleri işyerinde çalışmaya devam eden yöneticiler hakkında da
uygulanır.
Sendika özgürlüğünün güvencesi
MADDE 25 – (1) İşçilerin işe alınmaları; belli bir sendikaya girmeleri veya
girmemeleri, belli bir sendikadaki üyeliği sürdürmeleri veya üyelikten çekilmeleri veya
herhangi bir sendikaya üye olmaları veya olmamaları şartına bağlı tutulamaz.
(2) İşveren, bir sendikaya üye olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı
sendikalara üye olan işçiler arasında, çalışma şartları veya çalıştırmaya son verilmesi
bakımından herhangi bir ayrım yapamaz. Ücret, ikramiye, prim ve paraya ilişkin sosyal
yardım konularında toplu iş sözleşmesi hükümleri saklıdır.(3) İşçiler, sendikaya üye olmaları veya olmamaları, iş saatleri dışında veya işverenin
izni ile iş saatleri içinde işçi kuruluşlarının faaliyetlerine katılmaları veya sendikal faaliyette
bulunmalarından dolayı işten çıkarılamaz veya farklı işleme tabi tutulamaz.
(4) İşverenin (…)1 yukarıdaki fıkralara aykırı hareket etmesi hâlinde işçinin bir yıllık
ücret tutarından az olmamak üzere sendikal tazminata hükmedilir.
(5) Sendikal bir nedenle iş sözleşmesinin feshi hâlinde işçi, 4857 sayılı Kanunun (…)2
,
20 ve 21 inci madde hükümlerine göre dava açma hakkına sahiptir. İş sözleşmesinin sendikal
nedenle feshedildiğinin tespit edilmesi hâlinde, 4857 sayılı Kanunun 21 inci maddesine göre
işçinin başvurusu, işverenin işe başlatması veya başlatmaması şartına bağlı olmaksızın
sendikal tazminata karar verilir. Ancak işçinin işe başlatılmaması hâlinde, ayrıca 4857 sayılı
Kanunun 21 inci maddesinin birinci fıkrasında belirtilen tazminata hükmedilmez. İşçinin
4857 sayılı Kanunun yukarıdaki hükümlerine göre dava açmaması ayrıca sendikal tazminat
talebini engellemez.
(6) İş sözleşmesinin sendikal nedenle feshedildiği iddiası ile açılacak davada, feshin
nedenini ispat yükümlülüğü işverene aittir. Feshin işverenin ileri sürdüğü nedene
dayanmadığını iddia eden işçi, feshin sendikal nedene dayandığını ispatla yükümlüdür.
(7) Fesih dışında işverenin sendikal ayrımcılık yaptığı iddiasını işçi ispat etmekle
yükümlüdür. Ancak işçi sendikal ayrımcılık yapıldığını güçlü biçimde gösteren bir durumu
ortaya koyduğunda, işveren davranışının nedenini ispat etmekle yükümlü olur.
(8) Yukarıdaki hükümlere aykırı olan toplu iş sözleşmesi ve iş sözleşmesi hükümleri
geçersizdir.
(9) İşçinin iş kanunları ve diğer kanunlara göre sahip olduğu hakları saklıdır.
BEŞİNCİ BÖLÜM
Faaliyetler
Kuruluşların faaliyetleri
MADDE 26 – (1) Kuruluşlar, tüzüklerinde yer alan konularda serbestçe faaliyette
bulunur.
(2) Kuruluşlar, çalışma hayatından, mevzuattan, örf ve adetten doğan uyuşmazlıklarda
işçi ve işverenleri temsilen; sendikalar, yazılı başvuruları üzerine iş sözleşmesinden ve
çalışma ilişkisinden doğan hakları ile sosyal güvenlik haklarında üyelerini ve mirasçılarını
temsilen dava açmak ve bu nedenle açılmış davada davayı takip yetkisine sahiptir. Yargılama
sürecinde üyeliğin sona ermesi üyenin yazılı onay vermesi kaydıyla bu yetkiyi etkilemez.
(3) Kuruluşlar, faaliyetlerinden yararlanmada üyeleri arasında eşitlik ilkesi ve
ayrımcılık yasaklarına uymakla yükümlüdür. Kuruluşlar, faaliyetlerinde toplumsal cinsiyet
eşitliğini gözetir.
1 Anayasa Mahkemesi’nin 22/10/2014 tarihli ve E.: 2013/1, K.: 2014/161 sayılı Kararı ile bu fıkrada
yer alan “…fesih dışında…” ibaresi iptal edilmiştir.
2 Anayasa Mahkemesi’nin 22/10/2014 tarihli ve E.: 2013/1, K.: 2014/161 sayılı Kararı ile bu fıkrada
yer alan “18” ibaresi iptal edilmiştir.(4) Kuruluşların kendi faaliyetleri ile üyelerine sağladıkları hak ve çıkarların üyesi
olmayanlara uygulanması, bu Kanunun yedinci ila on ikinci bölümlerinde yer alan hükümler
saklı kalmak kaydıyla yazılı onaylarına bağlıdır.
(5) Kuruluşlar, tüzükleriyle belirlenen amaçları dışında faaliyette bulunamaz.
(6) İşçiler ve işçi kuruluşları işveren kuruluşlarına, işveren kuruluşları da işçi
kuruluşlarına üye olamaz; gerek doğrudan doğruya, gerek temsilcileri veya mensupları veya
araya koyacakları diğer kimseler aracılığıyla biri diğerinin kurulmasına, yönetim ve
faaliyetine müdahalede bulunamaz.
(7) Kuruluşlar siyasi partilerin ad, amblem, rumuz veya işaretlerini kullanamaz.
(8) Kuruluşlar ticaretle uğraşamaz. Ancak, kuruluşlar genel kurul kararıyla nakit
mevcudunun yüzde kırkından fazla olmamak kaydıyla sanayi ve ticaret kuruluşlarına
yatırımda bulunabilir.
(9) Kuruluşlar elde ettikleri gelirleri üyeleri ve mensupları arasında dağıtamaz. Ancak
sendikaların grev ve lokavt süresince tüzüklerine göre üyelerine yapacakları yardımlar ile
kuruluşların eğitim amaçlı yardımları bu hükmün dışındadır.
(10) (Ek: 10/9/2014-6552/19 md.) İşveren sendikaları, tüzüklerinde hüküm bulunmak
ve şartları genel kurul kararıyla belirlenmek kaydıyla, işçilerin sigorta primlerinin işveren
payının ödemelerinde kullanılmak ve nakit mevcudunun yüzde otuz beşini aşmamak üzere
karşılıksız yardıma dayalı dayanışma ve yardım fonu oluşturabilir.3
İşyeri sendika temsilcisinin atanması ve görevleri
MADDE 27 –(1) Toplu iş sözleşmesi yapmak üzere yetkisi kesinleşen sendika;
işyerinde işçi sayısı elliye kadar ise bir, elli bir ile yüz arasında ise en çok iki, yüz bir ile beş
yüz arasında ise en çok üç, beş yüz bir ile bin arasında ise en çok dört, bin bir ile iki bin
arasında ise en çok altı, iki binden fazla ise en çok sekiz işyeri sendika temsilcisini işyerinde
çalışan üyeleri arasından atayarak on beş gün içinde kimliklerini işverene bildirir. Bunlardan
biri baş temsilci olarak görevlendirilebilir. Temsilcilerin görevi, sendikanın yetkisi süresince
devam eder.
(2) Sendika tüzüğünde işyeri sendika temsilcisinin seçimle belirlenmesine ilişkin
hüküm bulunması hâlinde, seçilen üye temsilci olarak atanır.
(3) İşyeri sendika temsilcileri ve baş temsilcisi; işyeri ile sınırlı olmak kaydı ile
işçilerin dileklerini dinlemek ve şikâyetlerini çözümlemek, işçi ve işveren arasındaki iş
birliğini, çalışma barışını ve uyumunu sağlamak, işçilerin hak ve çıkarlarını gözetmek ve iş
kanunları ile toplu iş sözleşmelerinde öngörülen çalışma şartlarının uygulanmasına yardımcı
olmakla görevlidir.
(4) İşyeri sendika temsilcileri, işyerindeki işlerini aksatmamak ve iş disiplinine aykırı
olmamak şartı ile görevlerini yerine getirir. İşyerlerinde, sendika temsilcilerine görevlerini
hızlı ve etkili biçimde yapmalarına imkân verecek kolaylıklar sağlanır.
3 25/3/2020 tarihli ve 7226 sayılı Kanunun 50 nci maddesiyle bu fıkrada yer alan “yüzde yirmi beşini”
ibaresi “yüzde otuz beşini” şeklinde değiştirilmiştir.ALTINCI BÖLÜM
Kuruluşların Gelirleri, Denetimi ve Kapatılması
Kuruluşların gelirleri ve giderleri
MADDE 28 – (1) Kuruluşların gelirleri;
a) Üyelik ve dayanışma aidatları,
b) Tüzüklerine göre yapabilecekleri faaliyetlerden sağlanacak gelirler,
c) Bağışlar,
ç) Mal varlığı gelirleri, mal varlığı değerlerinin devir, temlik ve satışlarından doğan
kazançlardan,
ibarettir.
(2) Kuruluşlar; kamu kurum ve kuruluşları, siyasi partiler, esnaf ve küçük sanatkâr
kuruluşları ile kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarından yardım ve bağış alamaz.
(3) İşçi kuruluşları, işverenler ve bu Kanun ve diğer kanunlara göre kurulan işveren
kuruluşlarından; işveren kuruluşları da işçilerden ve bu Kanun ve diğer kanunlara göre kurulu
işçi kuruluşlarından yardım ve bağış alamaz. Kuruluşlar, yurt dışındaki kişi, kurum ve
kuruluşlardan Bakanlığa önceden bildirimde bulunmak suretiyle yardım ve bağış alabilir.
Ancak, işçi kuruluşları yurt dışında kurulu işveren ve işveren kuruluşlarından; işveren
kuruluşları ise işçi ve işçi kuruluşlarından yardım ve bağış alamaz. Nakdî yardım ve
bağışların bankalar aracılığıyla alınması zorunludur.
(4) Yukarıdaki hükümlere aykırı olarak yardım ve bağış alınması hâlinde üyelerden
birinin veya Bakanlığın başvurması üzerine, mahkeme kararıyla, alınan yardım Hazineye aktarılır.
(5) Kuruluşlar, tüm nakdî gelirlerini bankaya yatırmak zorundadır. Zorunlu giderleri
için kasalarında tutacakları nakit miktarı genel kurullarınca belirlenir.
(6) Kuruluşlar, gelirlerini bu Kanunda ve tüzüklerinde gösterilen faaliyetleri dışında
kullanamaz veya bağışlayamaz.
(7) (Değişik: 14/4/2016 – 6704/26 md.) Kuruluşlar, yönetim kurulu kararıyla ve nakit
mevcudunun yüzde onunu aşmamak kaydıyla;
a) Yurt içi ve yurt dışındaki doğal afet bölgelerine doğrudan veya yetkili makamlar
aracılığıyla konut, eğitim ve sağlık tesisleri kurulması amacıyla kamu kurum ve kuruluşlarına,
b) Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ile koordinasyon hâlinde, 8/6/1949 tarihli ve
5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununun mülga 64 üncü maddesi ve
31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 47 nci
maddesinin sekizinci fıkrasında sayılanlar ile 12/4/1991 tarihli ve 3713 sayılı Terörle
Mücadele Kanunu, 3/11/1980 tarihli ve 2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması
Hakkında Kanun, 17/7/2004 tarihli ve 5233 sayılı Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan
Zararların Karşılanması Hakkında Kanunun ek 1 inci maddesi hükümlerine göre nakdî
tazminat ödenmesi veya aylık bağlanması hakkı bulunanlara,
c) (Ek: 23/2/2017-6824/23 md.) Bakanlıkla yapılacak işbirliği protokolü çerçevesinde,
kadın istihdamını destekleyici faaliyetler kapsamında kullanılması şartıyla Bakanlığa,
ayni ve nakdî yardımda bulunabilir.Kuruluşların denetimi ve şeffaflık
MADDE 29 – (1) Kuruluşların denetimi, kanun ve kuruluşun tüzük hükümlerine göre
denetleme kurulları tarafından yapılır. Denetimde, yönetim ve işleyişin, gelir, gider ve
bilançoların ve bunlarla ilgili işlemlerin kanun, tüzük ve genel kurul kararlarına uygunluğu
incelenir.
(2) Kuruluşların gelir ve giderlerine ilişkin mali denetimleri, en geç iki yılda bir
1/6/1989 tarihli ve 3568 sayılı Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali
Müşavirlik Kanununa göre denetim yetkisine sahip yeminli mali müşavirlerce yapılır. Bu
denetimin yapılmış olması, denetleme kurulunun yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
(3) Kuruluşlar; faaliyet, dış denetim ve denetleme kurulu raporları ile genel kurul
kararlarını uygun vasıtalarla derhâl yayınlar.
(4) Kuruluşların ve şubelerin kurucu ve yöneticileri, kendileri, eşleri ve velayetleri
altında bulunan çocuklarına ait mal bildirimlerini 19/4/1990 tarihli ve 3628 sayılı Mal
Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu ve ilgili
yönetmeliklere göre vermek zorundadır.
(5) İç ve dış denetim esasları, işçi ve işveren konfederasyonlarının görüşleri alınarak
Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Tutulacak defter ve kayıtlar
MADDE 30 – (1) Kuruluşlar, aşağıda yazılı defter ve kayıtları tutmak zorundadır:
a) Üye kayıt ve üyelik sona erme listeleri
b) Genel kurul, yönetim kurulu, denetleme kurulu ve disiplin kurulu karar defterleri
c) Gelen ve giden evrak kayıt defterleri ile zimmet defteri
ç) Aidat kayıtları, yevmiye ve envanter defterleri ile defterikebir
d) Gelirlere ilişkin kayıt ve defterler
(2) 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununa göre demirbaş sınıfına giren
her türlü eşya veya malzeme demirbaş defterine kaydedilir.
(3) Kuruluşların tutmak zorunda oldukları dosya, üye kayıt ve üyelik sona erme
listeleri, defter ve kayıtlar ile bunların tutulmasındaki usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak
bir yönetmelikle düzenlenir.
Kapatma
MADDE 31 – (1) Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerine ve demokratik
esaslara aykırı faaliyetlerde bulunan kuruluş, merkezlerinin bulunduğu yer Cumhuriyet
Başsavcısının talebi üzerine mahkeme kararı ile kapatılır. Aykırı davranış bireysel olarak
yöneticiler tarafından gerçekleştirildiği takdirde, mahkemece sadece o yöneticilerin görevine
son verilmesine karar verilir.
(2) Yukarıdaki fıkra uyarınca açılan davalar nedeniyle mahkeme, yargılama süresince
talep üzerine veya resen kuruluşun faaliyetlerinin durdurulmasına ve yöneticilerinin geçici
olarak görevden alınmasına karar verebilir.(3) Yukarıdaki hükümler veya bu Kanunda öngörülen diğer faaliyeti durdurma
hâllerinde, kuruluşların mallarının yönetimi ve çıkarlarının korunması ve durdurma süresi
sonunda yeniden faaliyete geçebilmesi için genel kurul yapılması, 4721 sayılı Kanun
hükümleri gereğince tayin olunacak bir veya üç kayyım tarafından sağlanır.
Kuruluşun sona ermesi hâlinde malların devri
MADDE 32 – (1) Tüzüğünde hüküm bulunması kaydıyla tüzel kişiliği sona eren
sendikanın mal varlığı bu Kanuna göre kurulmuş aynı nitelikteki bir kuruluşa ya da üyesi
bulunduğu üst kuruluşa; üst kuruluş üyesi değilse aynı nitelikteki bir üst kuruluşa bırakılabilir.
Üst kuruluşun sona ermesi hâlinde, mal varlığı üyesi bulunan kuruluşlara bırakılabilir.
Tüzükte hüküm bulunmaması hâlinde feshe karar veren genel kurul, mal varlığını yukarıdaki
esaslara göre devredebilir.
(2) Tüzükte hüküm olmaması ya da fesih hâlinde; genel kurul kararının bulunmaması
veya devrin ilgili kuruluş tarafından kabul edilmemesi hâlinde, tasfiye sonucunda kalacak
paralar İşsizlik Sigortası Fonuna aktarılır ve mallar Türkiye İş Kurumuna devredilir.
YEDİNCİ BÖLÜM
Toplu İş Sözleşmesinin Genel Esasları
Toplu iş sözleşmesi ve çerçeve sözleşmenin içeriği
MADDE 33 – (1) Toplu iş sözleşmesi, iş sözleşmesinin yapılması, içeriği ve sona
ermesine ilişkin hükümleri içerir.
(2) Toplu iş sözleşmesi, tarafların karşılıklı hak ve borçları ile sözleşmenin
uygulanması ve denetimini ve uyuşmazlıkların çözümü için başvurulacak yolları düzenleyen
hükümleri de içerebilir.
(3) Çerçeve sözleşme, sözleşmenin tarafı olan işçi ve işveren sendikasının üyeleri
hakkında uygulanır ve meslekî eğitim, iş sağlığı ve güvenliği, sosyal sorumluluk ve istihdam
politikalarına ilişkin düzenlemeleri içerebilir.
(4) Çerçeve sözleşme, taraflardan birinin çağrısı ve karşı tarafın çağrıya olumlu cevap
vermesi ile en az bir, en çok üç yıl için yapılır.
(5) Toplu iş sözleşmeleri ve çerçeve sözleşmeler, Anayasaya ve kanunların emredici
hükümlerine aykırı düzenlemeler içeremez.
Toplu iş sözleşmesinin kapsamı ve düzeyi
MADDE 34 – (1) Bir toplu iş sözleşmesi aynı işkolunda bir veya birden çok işyerini
kapsayabilir.
(2) Bir gerçek ve tüzel kişiye veya bir kamu kurum ve kuruluşuna ait aynı işkolunda
birden çok işyerinin bulunduğu işyerlerinde, toplu iş sözleşmesi ancak işletme düzeyinde
yapılabilir.(3) Grup toplu iş sözleşmesi, tarafların anlaşması üzerine bir işçi sendikası ile bir
işveren sendikası arasında, birden çok üye işverene ait aynı işkolunda kurulu işyerleri ve
işletmeleri kapsamak üzere yapılır.
(4) İşletme toplu iş sözleşmesi yapılacak işyerlerinin aranılan niteliğe sahip olup
olmadıklarına ilişkin uyuşmazlıklar, işletme merkezinin bulunduğu yerdeki mahkemede on
beş gün içinde karara bağlanır. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/32 md.) Karar hakkında
istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi on beş gün içinde kesin olarak
karar verir.
Toplu iş sözleşmesinin şekli ve süresi
MADDE 35 – (1) Toplu iş sözleşmesi yazılı olarak yapılır.
(2) Toplu iş sözleşmesi en az bir ve en çok üç yıl süreli olarak yapılabilir. Toplu iş
sözleşmesinin süresi, sözleşmenin imzalanmasından sonra taraflarca uzatılamaz, kısaltılamaz
ve sözleşme süresinden önce sona erdirilemez.
(3) Faaliyetleri bir yıldan az süren işlerde uygulanmak üzere yapılan toplu iş
sözleşmelerinin süresi bir yıldan az olabilir. İşin bitmemesi hâlinde bu sözleşmeler bir yılın
sonuna kadar uygulanır.
(4) Toplu iş sözleşmesi süresinin bitmesinden önceki yüz yirmi gün içinde, yeni
sözleşme için yetki başvurusunda bulunulabilir. Ancak, yapılacak toplu iş sözleşmesi önceki
sözleşme sona ermedikçe yürürlüğe giremez.
Toplu iş sözleşmesinin hükmü
MADDE 36 – (1) Toplu iş sözleşmesinde aksi belirtilmedikçe iş sözleşmeleri toplu iş
sözleşmesine aykırı olamaz. İş sözleşmelerinin toplu iş sözleşmesine aykırı hükümlerinin
yerini toplu iş sözleşmesindeki hükümler alır. Toplu iş sözleşmesinde iş sözleşmelerine aykırı
hükümlerin bulunması hâlinde ise iş sözleşmesinin işçi yararına olan hükümleri geçerlidir.
(2) Sona eren toplu iş sözleşmesinin iş sözleşmesine ilişkin hükümleri yenisi yürürlüğe
girinceye kadar iş sözleşmesi hükmü olarak devam eder.
Tarafların durumunda değişiklik
MADDE 37 – (1) Toplu iş sözleşmesine taraf olan sendikanın tüzel kişiliğinin sona
ermesi, faaliyetinin durdurulması, işçi sendikasının yetkiyi kaybetmesi ve toplu iş
sözleşmesinin uygulandığı işyerlerinde işverenin veya işyerinin girdiği işkolunun değişmesi
toplu iş sözleşmesini sona erdirmez.
(2) Toplu görüşmeye çağrı tarihinde bir işveren sendikasına üye bulunan işveren,
sendika üyeliğinin sona ermesi hâlinde sendikaya yapılmış olan çağrı ile bağlı kalır.
(3) Sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf işveren sendikasının üyesi olan işveren,
sendikası ile ilişkisinin kesilmesi hâlinde yapılmış olan sözleşme ile bağlı kalır.İşyerinin veya bir bölümünün devri
MADDE 38 – (1) İşletme toplu iş sözleşmesi kapsamında olan ya da toplu iş
sözleşmesi bulunan bir işyeri veya işyerinin bir bölümünün devrinde, devralan işverenin aynı
işkoluna giren işyeri veya işyerlerinde yürürlükte bir toplu iş sözleşmesi var ise; devralınan
işyeri veya işyerlerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinden doğan hak ve borçlar, iş
sözleşmesi hükmü olarak devam eder. Devralan işverenin işyeri ya da işyerlerinde uygulanan
bir toplu iş sözleşmesi yok ise; devralınan işyerinde yürürlükteki toplu iş sözleşmesinden
doğan hak ve borçlar, yeni bir toplu iş sözleşmesi yapılıncaya kadar toplu iş sözleşmesi
hükmü olarak devam eder.
(2) Toplu iş sözleşmesi bulunmayan bir işyerinin işletme toplu iş sözleşmesi tarafı
olan bir işverence devralınması durumunda işyeri, işletme toplu iş sözleşmesi kapsamına
girer.
Toplu iş sözleşmesinden yararlanma
MADDE 39 – (1) Toplu iş sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanır.
(2) Toplu iş sözleşmesinden, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye
olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi
sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanır.
(3) Toplu iş sözleşmesinin imza tarihi ile yürürlük tarihi arasında iş sözleşmesi sona
eren üyeler de, iş sözleşmelerinin sona erdiği tarihe kadar toplu iş sözleşmesinden yararlanır.
(4) Toplu iş sözleşmesinin imzası sırasında taraf işçi sendikasına üye olmayanlar,
sonradan işyerine girip de üye olmayanlar veya imza tarihinde taraf işçi sendikasına üye olup
da ayrılanlar veya çıkarılanların toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri, toplu iş
sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına dayanışma aidatı ödemelerine bağlıdır. Bunun için
işçi sendikasının onayı aranmaz. Dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinden
yararlanma, talep tarihinden geçerlidir. (İptal dördüncü cümle:Anayasa Mahkemesinin
30/12/2020 tarihli ve E.:2020/57; K.:2020/83 sayılı Kararı ile)
(5) Dayanışma aidatının miktarı, üyelik aidatından fazla olmamak kaydıyla sendika
tüzüğünde belirlenir.
(6) Faaliyeti durdurulmuş sendikalara dayanışma aidatı ödenmez.
(7) Bu Kanun anlamında işveren vekilleri ile toplu iş sözleşmesi görüşmelerine
işvereni temsilen katılanlar, toplu iş sözleşmesinden yararlanamaz.
(8) Grev sonunda yapılan toplu iş sözleşmesinden, 65 inci maddeye göre zorunlu
olarak çalışanlar dışında işyerinde çalışmış olanlar aksine hüküm bulunmadıkça
yararlanamaz.Teşmil
MADDE 40 – (1) Cumhurbaşkanı; teşmili yapılacak işyerinin kurulu bulunduğu
işkolunda en çok üyeye sahip sendikanın yapmış olduğu bir toplu iş sözleşmesini, o
işkolundaki işçi veya işveren sendikalarının veya ilgili işverenlerden birinin ya da Çalışma ve
Sosyal Güvenlik Bakanının talebi üzerine, Yüksek Hakem Kurulunun görüşünü aldıktan
sonra tamamen veya kısmen ya da zorunlu değişiklikleri yaparak, o işkolunda toplu iş
sözleşmesi bulunmayan işyeri veya işyerlerine teşmil edebilir. Yüksek Hakem Kurulu bu
konudaki görüşünü on beş iş günü içinde bildirir.4
(2) Teşmil kararında teşmilin gerekçesi açıklanır. Yürürlüğe gireceği tarih de
belirtilmek suretiyle teşmil kararı Resmî Gazete’de yayımlanır, ancak yürürlük tarihi Resmî
Gazete’de yayım tarihinden önceki bir tarih olarak belirlenemez.
(3) Teşmil edilen toplu iş sözleşmesinin sona ermesi ile teşmil kararı da ortadan kalkar.
(4) Cumhurbaşkanı teşmil kararını, gerekçesini de açıklayarak gerekli gördüğünde
yürürlükten kaldırabilir.5
(5) Toplu iş sözleşmesinin, tarafların hak ve borçlarını düzenleyen hükümleri ile özel
hakeme başvurma hakkındaki hükümleri teşmil edilemez.
(6) Yetki için başvurulduktan sonra bu işlem tamamlanıncaya kadar veya yetki belgesi
alındıktan sonra yetki devam ettiği sürece, kapsama giren işyerleri için teşmil kararı alınamaz.
(7) Toplu iş sözleşmesinin teşmil edildiği işletme veya işyerinde her zaman yetki için
başvurulabilir ve yeni toplu iş sözleşmesinin yapılmasıyla birlikte teşmil uygulaması
kendiliğinden sona erer.
SEKİZİNCİ BÖLÜM
Toplu İş Sözleşmesinin Yapılması
Yetki
MADDE 41 – (1) Kurulu bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birinin
üyesi bulunması şartıyla işçi sendikası, toplu iş sözleşmesinin kapsamına girecek işyerinde
başvuru tarihinde çalışan işçilerin yarıdan fazlasının, işletmede ise yüzde kırkının kendi üyesi
bulunması hâlinde bu işyeri veya işletme için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.6
(2) İşletme toplu iş sözleşmeleri için işyerleri bir bütün olarak dikkate alınır ve yüzde
kırk çoğunluk buna göre hesaplanır.
(3) İşletmede birden çok sendikanın yüzde kırk veya fazla üyesinin olması durumunda
başvuru tarihinde en çok üyeye sahip sendika toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.
(4) Bir işveren sendikası, üyesi işverenlere ait işyeri veya işyerleri, sendika üyesi
olmayan bir işveren ise kendi işyeri veya işyerleri için toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkilidir.
4 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 197 nci maddesiyle bu fıkrada yer
alan “Bakanlar Kurulu” ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.
5 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 197 nci maddesiyle bu fıkrada yer
alan “Bakanlar Kurulu” ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.
6 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 20 nci maddesiyle, bu fıkralarda yer alan “yüzde üçünün”
ibareleri “yüzde birinin” şeklinde değiştirilmiştir.(5) Bir işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinin tespitinde Bakanlıkça her yıl ocak ve
temmuz aylarında yayımlanan istatistikler esas alınır. Bu istatistiklerde her bir işkolundaki
toplam işçi sayısı ile işkollarındaki sendikaların üye sayıları yer alır. Yayımlanan istatistik,
toplu iş sözleşmesi ve diğer işlemler için yeni istatistik yayımlanıncaya kadar geçerlidir. Yetki
belgesi almak üzere başvuran veya yetki belgesi alan işçi sendikasının yetkisini daha sonra
yayımlanacak istatistikler etkilemez.6
(6) Yayımından itibaren on beş gün içinde itiraz edilmeyen istatistik kesinleşir.
İstatistiğin gerçeğe uymadığı gerekçesiyle bu süre içinde Ankara İş Mahkemesine
başvurulabilir. Mahkeme bu itirazı on beş gün içinde sonuçlandırır. (Değişik iki cümle:
12/10/2017-7036/33 md.) Mahkemece verilen karar hakkında, ilgililerce veya Bakanlıkça
istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kararını verir. Bu
karara karşı temyiz yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay, temyiz talebini bir ay içinde kesin
olarak karara bağlar.
(7) Bakanlık, yetkili sendikanın belirlenmesinde ve istatistiklerin düzenlenmesinde
kendisine gönderilen üyelik ve üyelikten çekilme bildirimleri ile Sosyal Güvenlik Kurumuna
yapılan işçi bildirimlerini esas alır.
Yetki tespiti için başvuru
MADDE 42 – (1) Toplu iş sözleşmesi yapmak isteyen işçi sendikası Bakanlığa
başvurarak yetkili olduğunun tespitini ister. İşveren sendikası veya sendika üyesi olmayan
işveren de Bakanlığa başvurarak yetkili işçi sendikasının tespitini isteyebilir.
(2) Bakanlık, kayıtlarına göre başvuru tarihi itibarıyla bir işçi sendikasının yetkili
olduğunu tespit ettiğinde, başvuruyu, işyeri veya işletmedeki işçi ve üye sayısını, o işkolunda
kurulu işçi sendikaları ile taraf olacak işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene
altı iş günü içinde bildirir.
(3) İşçi sendikasının yetki şartlarına sahip olmadığının ya da işyerinde yetki şartlarına
sahip bir işçi sendikasının bulunmadığının tespiti hâlinde, bu bilgiler sadece başvuruyu yapan
tarafa bildirilir.
(4) Sigortalılığın başlangıcı ile sona ermesine ilişkin bildirimlerden yasal süresi içinde
Sosyal Güvenlik Kurumuna yapılmayanlar, yetkili işçi sendikasının tespitinde dikkate alınmaz.
(5) Yetki tespiti ile ilgili usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle
düzenlenir.
Yetki itirazı7
MADDE 43 –(1) Kendilerine 42 nci madde uyarınca gönderilen tespit yazısını alan
işçi veya işveren sendikaları veya sendika üyesi olmayan işveren; taraflardan birinin veya her
ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı veya kendisinin bu şartları taşıdığı yolundaki itirazını,
nedenlerini de göstererek yazının kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü
içinde mahkemeye yapabilir.
7 10/9/2014 tarihli ve 6552 sayılı Kanunun 20 nci maddesiyle, bu maddenin ikinci fıkrasında yer alan
“yüzde üçünden” ibaresi “yüzde birinden”, dördüncü fıkrasında yer alan “yüzde üçünü” ibaresi
“yüzde birini” olarak değiştirilmiştir.(2) İtiraz dilekçesi görevli makama kayıt ettirildikten sonra mahkemeye verilir. Kurulu
bulunduğu işkolunda çalışan işçilerin yüzde birinden daha az üyesi bulunan işçi sendikası,
yetki itirazında bulunamaz.
(3) İtiraz dilekçesinde veya ekinde somut delillerin yer almaması hâlinde itiraz
incelenmeksizin reddedilir. İşçi ve üye sayılarının tespitinde maddi hata ve süreye ilişkin
itirazları mahkeme altı iş günü içinde duruşma yapmaksızın kesin olarak karara bağlar. (Değişik
cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bunların dışındaki itirazlar için mahkeme, duruşma yaparak
karar verir ve bu karar hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi
bir ay içinde kararını verir. (Ek cümle: 12/10/2017-7036/34 md.) Bu karara karşı temyiz
yoluna başvurulması hâlinde Yargıtay bir ay içinde kesin olarak karar verir.
(4) 42 nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca kendisine yetki şartlarına sahip olmadığı
bildirilen işçi sendikası, altı iş günü içinde yetkili olup olmadığının tespiti için dava açabilir.
Mahkeme açılan davayı o işkolunda çalışan işçilerin en az yüzde birini üye kaydeden işçi
sendikaları ile işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işverene de bildirir. Mahkeme
davayı iki ay içinde sonuçlandırır.
(5) İtiraz, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durdurur.
Yetki belgesi
MADDE 44 – (1) Tespit yazısına süresi içinde itiraz edilmemişse sürenin bitimini
takip eden altı iş günü içinde; yapılan itiraz reddedilmişse ya da kendisine yetki şartlarına
sahip olmadığı bildirilen sendikanın itirazı sonucunda yetki şartlarına sahip olduğunu tespit
eden kesinleşmiş mahkeme kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü içinde; ilgili
sendikaya, Bakanlıkça bir yetki belgesi verilir.
Yetki belgesi bulunmaksızın yapılan toplu iş sözleşmesi
MADDE 45 – (1) Yetki belgesi bulunmaksızın yapılan bir toplu iş sözleşmesinde
taraflardan birinin veya ikisinin yetki şartlarına sahip olmadığı ve bu nedenle sözleşmenin
hükümsüzlüğü, Bakanlıkça durumun tespitinden itibaren kırk beş gün içinde, ilgililerce veya
Bakanlıkça mahkemede dava yolu ile ileri sürülebilir.
(2) Talep hâlinde mahkeme, toplu iş sözleşmesinin uygulanmasını dava sonuna kadar
durdurabilir.
Toplu görüşmeye çağrı
MADDE 46 – (1) Taraflardan biri, yetki belgesinin alındığı tarihten itibaren on beş
gün içinde karşı tarafı toplu görüşmeye çağırır. Çağrı tarihi, çağrıyı yapan tarafça derhâl
görevli makama bildirilir.
(2) Bu süre içerisinde çağrı yapılmazsa, yetki belgesinin hükmü kalmaz.
(3) Çağrıyı yapan taraf, toplu görüşmede ileri süreceği tekliflerin bütününü çağrı süresi
içinde karşı tarafa vermek zorundadır. Ancak, tarafların toplu görüşme gereği ileri sürecekleri
tekliflerde değişiklik yapma hakları saklıdır.Toplu görüşmenin başlaması ve süresi
MADDE 47 – (1) Çağrının karşı tarafa tebliğ edildiği tarihten itibaren altı iş günü
içinde taraflar toplu görüşmenin yer, gün ve saatini aralarında anlaşarak belirler ve bunu
görevli makama yazı ile bildirir. Anlaşmaya varılamazsa, taraflardan birinin başvurusu
üzerine, yapılacak ilk toplantının yeri, günü ve saati görevli makamca derhâl belirlenir ve
taraflara bildirilir.
(2) İşçi sendikası, çağrı tarihinden itibaren otuz gün içinde yapılacak olan ilk
toplantıya gelmez veya aynı süre içinde toplu görüşmeye başlamazsa yetkisi düşer.
(3) Toplu görüşmenin süresi, ilk toplantı tarihinden itibaren altmış gündür.
Toplu iş sözleşmesinin imzalanması, tevdi edilmesi ve işyerinde ilanı
MADDE 48 – (1) Toplu görüşmenin sonunda bir anlaşmaya varılırsa dört nüsha
olarak düzenlenecek olan toplu iş sözleşmesi, taraf temsilcilerince imzalanır ve iki nüshası altı
iş günü içinde çağrıyı yapan tarafça görevli makama tevdi edilir. Görevli makam sözleşmenin
bir nüshasını Bakanlığa gönderir.
(2) İşveren, bir toplu iş sözleşmesi veya toplu iş sözleşmesi hükmündeki özel hakem
veya Yüksek Hakem Kurulu kararı ile toplu hak uyuşmazlıklarında verilmiş mahkeme veya
özel hakem kararlarını, işyeri veya işyerlerinde işçiler tarafından görülebilecek yerlere
asmakla yükümlüdür.
DOKUZUNCU BÖLÜM
Toplu İş Uyuşmazlıklarının Çözümü
Uyuşmazlığın tespiti
MADDE 49 – (1) Toplu görüşme için kararlaştırılan ilk toplantıya taraflardan biri
gelmez veya geldiği hâlde görüşmeye başlamazsa, toplu görüşmeye başladıktan sonra
toplantıya devam etmezse veya taraflar toplu görüşme süresi içerisinde anlaşamadıklarını bir
tutanakla tespit ederlerse ya da toplu görüşme süresi anlaşma olmaksızın sona ererse,
taraflardan biri uyuşmazlığı altı iş günü içinde görevli makama bildirir. Aksi takdirde işçi
sendikasının yetkisi düşer.
Arabuluculuk
MADDE 50 – (1) Uyuşmazlık yazısını alan görevli makam altı iş günü içinde
taraflardan en az birinin katılımı ile veya katılım olmazsa resen, resmî listede bir arabulucu
görevlendirir. Tarafların resmî arabulucu listesindeki bir arabulucu ismi üzerinde anlaşma
sağlamaları hâlinde, belirlenen kişi görevli makam tarafından o uyuşmazlıkta arabulucu
olarak görevlendirilir.
(2) Arabulucu, tarafların anlaşmaya varması için her türlü çabayı harcar ve ilgililere
önerilerde bulunur.
(3) Arabulucunun görevi kendisine yapılacak bildirimden itibaren on beş gün sürer. Bu
süre tarafların anlaşması ile en çok altı iş günü uzatılabilir ve görevli makama bildirilir.(4) Arabulucu, tarafların anlaşmasını sağlarsa 48 inci madde hükümleri uygulanır.
(5) Arabuluculuk süresinin sonunda anlaşma sağlanamamışsa, arabulucu üç iş günü
içinde uyuşmazlığı belirleyen bir tutanak düzenler ve uyuşmazlığın sona erdirilmesi için
gerekli gördüğü önerileri de ekleyerek görevli makama tevdi eder. Görevli makam, tutanağı
en geç üç iş günü içinde taraflara tebliğ eder.
(6) Taraflar ve diğer bütün ilgililer, arabulucunun anlaşmazlık konusu ile ilgili istediği
her türlü bilgi ve belgeyi vermekle yükümlüdür.
(7) Görevli makam, uyuşmazlığın kapsamını ve niteliğini de dikkate alarak arabulucuya
ödenmesi gereken ücreti yönetmelikte belirtilen alt ve üst sınırlar içerisinde belirler.
Yüksek Hakem Kuruluna başvurma
MADDE 51 –(1) Grev oylaması sonucunda grev yapılmaması yönündeki kararın
kesinleşmesinden itibaren altı iş günü içinde işçi sendikası; grev ve lokavtın yasak olduğu
uyuşmazlıklarda 50 nci maddenin beşinci fıkrasında belirtilen tutanağın tebliğinden ya da
erteleme süresinin uyuşmazlıkla sonuçlanması hâlinde sürenin bitiminden itibaren taraflardan
biri altı iş günü içinde Yüksek Hakem Kuruluna başvurabilir. Aksi takdirde işçi sendikasının
yetkisi düşer.
(2) Yüksek Hakem Kurulu kararları kesindir ve toplu iş sözleşmesi hükmündedir.
Özel hakeme başvurma
MADDE 52 – (1) Taraflar, anlaşarak toplu hak veya çıkar uyuşmazlıklarının her
safhasında özel hakeme başvurabilir.
(2) Toplu iş sözleşmesine, taraflardan birinin başvurması üzerine özel hakeme
gidileceğine dair hükümler konulabilir. Toplu iş sözleşmesinde aksine hüküm yoksa 12/1/2011
tarihli ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun özel hakeme ilişkin hükümleri
uygulanır. Toplu hak uyuşmazlıklarında özel hakem kararları genel hükümlere tabidir.
(3) Toplu çıkar uyuşmazlıklarında taraflar özel hakeme başvurma hususunda yazılı
olarak anlaşma yaparlarsa, bundan sonra arabuluculuk, grev ve lokavt, kanuni hakemlik
hükümleri uygulanmaz. Toplu çıkar uyuşmazlıklarında özel hakem kararları toplu iş
sözleşmesi hükmündedir.
(4) Uyuşmazlığın her safhasında taraflar anlaşarak özel hakem olarak Yüksek Hakem
Kurulunu da seçebilir.
Yorum davası ve eda davasında faiz
MADDE 53 – (1) Uygulanmakta olan bir toplu iş sözleşmesinin yorumundan doğan
uyuşmazlıklarda sözleşmenin taraflarınca dava açılabilir. Mahkeme en geç iki ay içinde karar
verir. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/35 md.) Karar hakkında istinaf yoluna başvurulması
hâlinde bölge adliye mahkemesi, uyuşmazlığı iki ay içinde kesin olarak karara bağlar.(2) Toplu iş sözleşmesine dayanan eda davalarında, temerrüt tarihinden itibaren
işletme kredilerine uygulanan en yüksek faiz oranı uygulanır.
ONUNCU BÖLÜM
Yüksek Hakem Kurulunun Kuruluşu ve Çalışma Esasları
Kuruluşu
MADDE 54 – (1) Yüksek Hakem Kurulu, Yargıtayın bu Kanundan doğan
uyuşmazlıklara bakmakla görevli dairelerinin başkanları arasından başkanlık süresi en fazla
olanın başkanlığında;8
a) Cumhurbaşkanınca, bakanlıklar bünyesi dışında, işçi veya işveren kuruluşları ile
hiçbir şekilde bağlantısı bulunmayan ve siyasi parti organlarında görevli olmayan, ekonomi,
işletme, sosyal politika veya iş hukuku konularında bilgi ve tecrübe sahibi olanlar arasından
seçilecek bir üye,9
b) Üniversitelerin iş ve sosyal güvenlik hukuku anabilim dalı öğretim üyeleri
arasından Yükseköğretim Kurulunca seçilecek bir üye,
c) Bakanlık Çalışma Genel Müdürü,
ç) İşçi sendikaları konfederasyonlarından kendisine mensup işçi sayısı en yüksek olan
konfederasyonca seçilecek iki üye,
d) İşverenler adına en çok işveren mensubu olan işveren sendikaları konfederasyonunca
biri kamu işverenlerinden olmak üzere seçilecek iki üyeden,
oluşur. Ancak uyuşmazlık konusunun tarafı olan sendikanın bağlı bulunduğu işçi
konfederasyonunun farklı olması hâlinde, bağlı bulunduğu konfederasyonun seçeceği bir üye,
uyuşmazlık konusunun tarafı olan sendikanın bağlı bulunduğu bir başka işveren sendikaları
konfederasyonu bulunması hâlinde de sendikanın bağlı bulunduğu konfederasyonun seçeceği
bir üye, ikinci üyenin yerine Kurul üyesi olarak toplantıya katılır.
(2) Seçimle gelen üyeler, iki yıl için seçilir ve yeniden seçilmeleri mümkündür. İşçi ve
işverenler adına seçilecek üyelerde 6 ncı maddedeki kurucular için öngörülen şartlar aranır.
(3) Seçimle gelen her bir üye için aynı şekilde ikişer yedek üye seçilir. Kurul
Başkanlığı için birinci ve ikinci yedekler, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca hukuk daireleri
başkanları arasından seçilir. Yüksek Hakem Kuruluna katılacak üyelerin seçilmesi, her seçim
döneminden üç ay önce Bakanlıkça ilgili makam ve kuruluşlardan istenir.
Yönetim yapısı
MADDE 55 – (1) Yüksek Hakem Kurulunun yazışma ve uzmanlık hizmetlerini
yürütmek üzere Yüksek Hakem Kurulu Başkanlığına bağlı olarak bir genel sekreterlik
kurulur. Genel sekreter başkanın teklifi üzerine genel usullere göre atanır.
8 18/1/2017 tarihli ve 6770 sayılı Kanunun 36 ncı maddesiyle bu fıkrada yer alan “başkanlarından en
kıdemli olanının başkanlığında;” ibaresi “başkanları arasından başkanlık süresi en fazla olanın
başkanlığında;” şeklinde değiştirilmiştir.
9 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 197 nci maddesiyle bu bentte yer
alan “Bakanlar Kurulunca” ibaresi “Cumhurbaşkanınca” şeklinde değiştirilmiştir.(2) Yüksek Hakem Kurulunun talebi üzerine Cumhurbaşkanlığınca yeteri kadar
raportör ve uzman atanır veya görevlendirilir. Ancak, işçi veya işveren kuruluşlarında
çalışmakta olanlar, raportör veya uzman olarak görevlendirilemez.10
Çalışma esasları
MADDE 56 – (1) Yüksek Hakem Kurulu başvuru dilekçesinin alındığı günden
başlayarak altı iş günü içinde başkan ve en az beş üyenin katılımı ile toplanır. Mazeretli veya
izinli olan asıl başkan veya üyenin yerini aynı gruptan yedek başkan veya yedek üyelerden
biri alır.
(2) Yüksek Hakem Kurulu, uyuşmazlığı dosya üzerinde inceler. Gerekli görüldüğü
durumlarda taraflar ve ilgililerden uyuşmazlıkla ilgili her türlü bilgi ve belgeyi isteyebilir.
Taraflar ve diğer bütün ilgililer, Yüksek Hakem Kurulunun istediği bilgi ve belgeyi vermekle
yükümlüdür. Yüksek Hakem Kurulu, görüşlerini öğrenmek istediği kişileri çağırıp dinler veya
bunların görüşlerini yazı ile bildirmelerini ister. Bunlar hakkında 6100 sayılı Kanunun
tanıklara ve bilirkişilere ilişkin hükümleri uygulanır. Taraflar da, bilgilendirmek amacıyla
Kurulda dinlenmelerini isteyebilir, bilgi ve belge sunabilir.
(3) Yüksek Hakem Kurulu toplantıya katılanların çoğunluğu ile karar verir. Oyların
eşitliği hâlinde başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlar.
(4) Bu madde gereğince yapılacak ödemeleri karşılamak üzere gerekli ödenek
Bakanlık bütçesine konulur.
Hakeme ve arabulucuya başvurma yönetmeliği
MADDE 57 – (1) Yüksek Hakem Kurulunun çalışma usul ve esasları; Yüksek Hakem
Kurulunun başkan ve üyeleri ile bu Kurulda görevlendirilecek uzman ve raportörlere
ödenecek tazminatlar; bilirkişi ve tanıklara verilecek ücretler ve toplu çıkar uyuşmazlıklarında
özel hakem incelemesinde uygulanacak usul hükümleri; arabulucuların nitelikleri, seçimi,
ücretleri ve görevlendirilmeleri Maliye Bakanlığının görüşü alınarak Bakanlıkça çıkarılacak
bir yönetmelikle düzenlenir.
ON BİRİNCİ BÖLÜM
Grev ve Lokavt
Grevin tanımı
MADDE 58 – (1) İşçilerin, topluca çalışmamak suretiyle işyerinde faaliyeti
durdurmak veya işin niteliğine göre önemli ölçüde aksatmak amacıyla, aralarında anlaşarak
veya bir kuruluşun aynı amaçla topluca çalışmamaları için verdiği karara uyarak işi
bırakmalarına grev denir.
10 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 197 nci maddesiyle bu fıkrada yer
alan “Başbakanlıkça” ibaresi “Cumhurbaşkanlığınca” şeklinde değiştirilmiştir.(2) Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması hâlinde, işçilerin
ekonomik ve sosyal durumları ile çalışma şartlarını korumak veya geliştirmek amacıyla, bu
Kanun hükümlerine uygun olarak yapılan greve kanuni grev denir.
(3) Kanuni grev için aranan şartlar gerçekleşmeden yapılan grev kanun dışıdır.
Lokavtın tanımı
MADDE 59 – (1) İşyerinde faaliyetin tamamen durmasına neden olacak tarzda,
işveren veya işveren vekili tarafından kendi kararıyla veya bir kuruluşun verdiği karara
uyarak, işçilerin topluca işten uzaklaştırılmasına lokavt denir.
(2) Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında uyuşmazlık çıkması ve işçi sendikası
tarafından grev kararı alınması hâlinde bu Kanun hükümlerine uygun olarak yapılan lokavta
kanuni lokavt denir.
(3) Kanuni lokavt için aranan şartlar gerçekleşmeden yapılan lokavt kanun dışıdır.
Kanuni grev ve lokavt kararının alınması ve uygulamaya konulması
MADDE 60 – (1) Grev kararı, 50 nci maddenin beşinci fıkrasında belirtilen
uyuşmazlık tutanağının tebliği tarihinden itibaren altmış gün içinde alınabilir ve bu süre
içerisinde altı iş günü önceden karşı tarafa bildirilecek tarihte uygulamaya konulabilir. Bu
süre içerisinde, grev kararının alınmaması veya uygulanacağı tarihin karşı tarafa bildirilmemesi
hâlinde toplu iş sözleşmesi yapma yetkisi düşer.
(2) Uyuşmazlığın tarafı olan işveren sendikası veya sendika üyesi olmayan işveren,
grev kararının kendisine tebliğinden itibaren altmış gün içinde lokavt kararı alabilir ve bu süre
içerisinde altı iş günü önceden karşı tarafa bildirilecek tarihte uygulamaya koyabilir.
(3) Grev ve lokavt kararları, kararı alan tarafça işyeri veya işyerlerinde derhâl ilan edilir.
(4) Bildirilen tarihte başlamayan grev hakkı veya lokavt düşer. Süresi içinde grev
kararı uygulamaya konulmamışsa ve alınmış bir lokavt kararı da yoksa veya lokavt da süresi
içinde uygulamaya konulmamışsa yetki belgesinin hükmü kalmaz.
(5) Grev ve lokavt kararlarının uygulanacağı tarih, kararı alan tarafça karşı tarafa
tebliğ edilmek üzere notere ve bir örneği de görevli makama tevdi edilir. Uygulama tarihi,
kararı alan tarafça ayrıca işyeri veya işyerlerinde derhâl ilan edilir.
(6) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 22/10/2014 tarihli ve E.: 2013/1, K.: 2014/161
sayılı Kararı ile.)
(7) Kanuni grev kararı alınan bir uyuşmazlıkta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı
uyuşmazlığın çözümü için bizzat arabuluculuk yapabileceği gibi bir kişiyi de arabulucu olarak
görevlendirebilir.
Grev oylaması
MADDE 61 – (1) Grev kararının işyerinde ilan edildiği tarihte o işyerinde çalışan
işçilerin en az dörtte birinin ilan tarihinden itibaren altı iş günü içinde işyerinin bağlı
bulunduğu görevli makama yazılı başvurusu üzerine, görevli makamca talebin yapılmasından
başlayarak altı iş günü içinde grev oylaması yapılır.(2) Oylamaya ilişkin itirazlar, oylama gününden başlayarak üç iş günü içinde
mahkemeye yapılır. İtiraz, mahkemece üç iş günü içinde kesin olarak karara bağlanır.
(3) Oylamada grev ilanının yapıldığı tarihte işyerinde çalışan işçilerden oylamaya
katılanların salt çoğunluğu grevin yapılmaması yönünde karar verirse, bu uyuşmazlıkta alınan
grev kararı uygulanamaz. Bu durumda 60 ıncı maddenin birinci fıkrasında belirtilen sürenin
sonuna kadar anlaşma sağlanamazsa veya 51 inci maddenin birinci fıkrasında belirtilen süre
içerisinde işçi sendikası Yüksek Hakem Kuruluna başvurmazsa yetki belgesinin hükmü
kalmaz.
(4) İşletme toplu iş sözleşmesi yapılmasına ilişkin uyuşmazlıkta grev oylaması talebi,
işletmenin her bir işyerinin bağlı bulunduğu görevli makama yapılır. Grev oylaması isteyen
işçilerin sayısının yeterli orana ulaşıp ulaşmadığının tespiti ile grev oylamasının sonuçları
işletme merkezinin bağlı bulunduğu görevli makamda toplanır ve toplu sonuç orada belirlenir.
(5) Grup toplu iş sözleşmesi yapılmasına ilişkin uyuşmazlıkta grev oylaması talebi,
grubun her bir işyerinin bağlı bulunduğu görevli makama yapılır. Grev oylaması isteyen
işçilerin sayısının yeterli orana ulaşıp ulaşmadığının tespiti ile grev oylamasının sonuçları her
işyeri için ayrıca belirlenir.
(6) Grev oylamasının usul ve esasları Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle
düzenlenir.
Grev ve lokavt yasakları
MADDE 62 – (1) Can ve mal kurtarma işlerinde; cenaze işlerinde ve mezarlıklarda;
şehir şebeke suyu, elektrik, doğal gaz, petrol üretimi, tasfiyesi ve dağıtımı ile nafta veya
doğalgazdan başlayan petrokimya işlerinde; (…)11 Millî Savunma Bakanlığı ile Jandarma
Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığınca doğrudan işletilen işyerlerinde; kamu
kuruluşlarınca yürütülen itfaiye (…)11 ve hastanelerde grev ve lokavt yapılamaz.
(2) Cumhurbaşkanı, genel hayatı önemli ölçüde etkileyen doğa olaylarının
gerçekleştiği yerlerde bu durumun devamı süresince yürürlükte kalmak kaydıyla gerekli
gördüğü işyerlerinde grev ve lokavtı yasaklayabilir. Yasağın kalkmasından itibaren altmış gün
içinde altı iş günü önce karşı tarafa bildirilmek kaydıyla grev ve lokavt uygulamasına devam
edilir.12
(3) Başladığı yolculuğu yurt içindeki varış yerlerinde bitirmemiş deniz, hava, demir ve
kara ulaştırma araçlarında grev ve lokavt yapılamaz.
11 Anayasa Mahkemesinin 22/10/2014 tarihli ve E.: 2013/1, K.: 2014/161 sayılı Kararı ile, bu fıkrada
yer alan “…bankacılık hizmetlerinde;…” ve “…ve şehir içi toplu taşıma hizmetlerinde…” ibareleri
iptal edilmiştir.
12 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 197 nci maddesiyle bu fıkrada yer
alan “Bakanlar Kurulu” ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.Grev ve lokavtın ertelenmesi
MADDE 63 – (1) (Değişik: 31/10/2016–KHK-678/35 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-
7071/32 md.) Karar verilmiş veya başlanmış olan kanuni bir grev veya lokavt; genel sağlığı
veya millî güvenliği, (…)13 bozucu nitelikte ise Cumhurbaşkanı bu uyuşmazlıkta grev ve
lokavtı altmış gün süre ile erteleyebilir. Erteleme süresi, kararın yayımı tarihinde başlar.14
(2) Erteleme kararının yürürlüğe girmesi üzerine, 60 ıncı maddenin yedinci fıkrasına
göre belirlenen arabulucu, uyuşmazlığın çözümü için erteleme süresince her türlü çabayı
gösterir. Erteleme süresi içerisinde taraflar aralarında anlaşarak uyuşmazlığı özel hakeme de
götürebilir.
(3) Erteleme süresinin sonunda anlaşma sağlanamazsa, altı iş günü içinde taraflardan
birinin başvurusu üzerine uyuşmazlık Yüksek Hakem Kurulunca çözülür. Aksi takdirde işçi
sendikasının yetkisi düşer.
Grev ve lokavtın uygulanması
MADDE 64 – (1) İşçiler greve katılıp katılmamakta serbesttir. Greve katılan işçiler ile
lokavta maruz kalan işçiler işyerinden ayrılmak zorundadır. Greve katılmayan veya
katılmaktan vazgeçenlerin işyerinde çalışmaları hiçbir şekilde engellenemez. Ancak, işveren
bu işçileri çalıştırıp çalıştırmamakta serbesttir.
(2) Greve katılan veya lokavta maruz kalan işçilerin işyerine giriş çıkışı engellemeleri
yasaktır.
(3) Grev başlamadan önce üretilen ürünlerin satılmasına ve işyeri dışına çıkarılmasına
engel olunamaz.
(4) Greve katılmayıp çalışan işçilerin ürettiği ürünlerin satılmasına ve işyeri dışına
çıkarılmasına, işyeri için gerekli maddelerin, araç ve gereçlerin işyerine sokulmasına engel
olunamaz. Bu fıkraya göre işlerin görülmesinde 68 inci madde hükümleri uygulanır.
(5) Grev esnasında greve karar veren sendikanın kusurlu hareketi sonucu grev
uygulanan işyerinde neden olunan maddi zarardan sendika sorumludur. Yetkili işçi
sendikasının kararı olmadan işçi ya da yöneticilerin bireysel eylemlerinden kaynaklanan
zararlardan kusuru olan yönetici ya da işçi sorumludur.
Kanuni grev ve lokavta katılamayacak işçiler
MADDE 65 – (1) Hiçbir surette üretim veya satışa yönelik olmamak kaydıyla niteliği
bakımından sürekli olmasında teknik zorunluluk bulunan işlerde faaliyetin devamlılığını veya
işyeri güvenliğini, makine ve demirbaş eşyalarının, gereçlerinin, hammadde, yarı mamul ve
mamul maddelerin bozulmamasını ya da hayvan ve bitkilerin korunmasını sağlayacak sayıda
işçi, kanuni grev ve lokavt sırasında çalışmak, işveren de bunları çalıştırmak zorundadır.
13 Anayasa Mahkemesi’nin 14/11/2019 tarihli ve E.: 2018/90, K.: 2019/85 sayılı Kararı ile bu fıkrada
yer alan “… büyükşehir belediyelerinin şehir içi toplu taşıma hizmetlerini, bankacılık hizmetlerinde
ekonomik veya finansal istikrarı…” ibaresi iptal edilmiştir.
14 2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 197 nci maddesiyle bu fıkrada yer
alan “Bakanlar Kurulu” ibaresi “Cumhurbaşkanı” şeklinde değiştirilmiştir.(2) Grev ve lokavt dışında kalacak işçilerin niteliği, sayısı ve yedekleri, işveren veya
işveren vekili tarafından toplu görüşmenin başlamasından itibaren altı iş günü içinde işyerinde
yazı ile ilan edilir ve bu ilanın bir örneği taraf işçi sendikasına tebliğ edilir. Bu tebliğden
itibaren altı iş günü içinde işçi sendikası mahkemeye itirazda bulunmazsa ilan hükümleri
kesinleşir. İtiraz hâlinde mahkeme altı iş günü içinde kesin olarak karar verir.
(3) Grev ve lokavta katılamayacak işçiler her ne sebeple olursa olsun kanuni süre
içinde tespit edilmemiş ise işveren veya işçi sendikası çalışacak işçi sayısının tespitini süre
geçtikten sonra da görevli makamdan isteyebilir. Görevli makam bu tespiti en kısa zamanda
yaparak taraflara tebliğ eder. Gerekli hâllerde görevli makam resen tespitte bulunabilir.
Görevli makamın tespitine karşı, taraflardan her biri mahkemeye altı iş günü içinde itiraz
edebilir. Mahkeme altı iş günü içinde kesin olarak karar verir.
(4) Grev ve lokavtın uygulanacağı dönemde hangi işçilerin işyerinde çalışmaya devam
edecekleri görevli makamca grev ve lokavt kararının bildirilmesinden itibaren üç iş günü
içinde resen tespit edilerek ilgili işverene ve işçilere yazı ile bildirilir. O işyerinde çalışan ve
toplu görüşmede taraf olan işçi sendikası ve şubesinin yöneticileri bu hükme tabi tutulamaz.
(5) İşveren, grev ve lokavta katılamayacak işçilerden herhangi bir nedenle
çalışmayanların yerine görevli makamın yazılı izni ile yeni işçi alabilir.
Grev hakkının ve lokavtın güvencesi
MADDE 66 – (1) Toplu iş sözleşmelerine ve iş sözleşmelerine, grev hakkı veya
lokavttan vazgeçilmesine veya bunların kısıtlanmasına dair konulacak hükümler geçersizdir.
(2) Kanuni bir grev kararının alınmasına katılma, teşvik etme, greve katılma veya
greve katılmaya teşvik etme nedeniyle bir işçinin iş sözleşmesi feshedilemez.
(3) Grev ve lokavt süresince işçiler, sigorta yardımlarından 31/5/2006 tarihli ve 5510
sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun ilgili hükümlerine göre
yararlanır.
Kanuni grev ve lokavtın iş sözleşmelerine etkisi
MADDE 67 – (1) Kanuni greve katılan, greve katılmayan veya katılmaktan vazgeçip
de grev nedeniyle çalıştırılamayan ve kanuni lokavta maruz kalan işçilerin iş sözleşmeleri
grev ve lokavt süresince askıda kalır.
(2) İşveren, grev ve lokavt nedeniyle iş sözleşmeleri askıda kalan işçilerin grev veya
lokavtın başlamasından önce işleyen ücretlerini ve eklerini olağan ödeme gününde ödemek
zorundadır. Ödemeyi yapacak personel de bunun için çalışmakla yükümlüdür. Aksi hâlde 65
inci maddenin beşinci fıkrası hükmü uygulanır.
(3) Grev ve lokavt süresince iş sözleşmeleri askıda kalan işçilere bu dönem için
işverence ücret ve sosyal yardımlar ödenemez, bu süre kıdem tazminatı hesabında dikkate
alınmaz. Toplu iş sözleşmelerine ve iş sözleşmelerine bunların aksine hüküm konulamaz.İşçi alma ve başka işe girme yasağı
MADDE 68 – (1) İşveren, kanuni bir grev veya lokavt süresince, 67 nci madde hükmü
gereğince iş sözleşmeleri askıda kalan işçilerin yerine, sürekli ya da geçici olarak başka işçi
alamaz veya başkalarını çalıştıramaz. Ancak greve katılamayacak ve lokavta maruz
bırakılamayacak işçilerden, ölen, kendi isteği ile ayrılan veya iş sözleşmesi işveren tarafından
haklı nedenle feshedilenlerin yerine yeni işçi alınabilir. İşverenin bu yasağa aykırı hareketi,
taraf sendikanın yazılı başvurusu hâlinde görevli makamca denetlenir.
(2) Greve katılmayan veya katılmaktan vazgeçen işçiler, ancak kendi işlerinde
çalıştırılabilir. Bu işçilere, greve katılan işçilerin işleri yaptırılamaz.
(3) Kanuni bir grev ve lokavt dolayısıyla iş sözleşmeleri askıda kalan işçiler, grev veya
lokavt süresince başka bir işverenin yanında çalışamaz. Aksi hâlde işçinin iş sözleşmesi
işverence haklı nedenle feshedilebilir. Ancak kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçiler,
kanuni haftalık çalışma süresini tamamlayacak süreyi aşmamak üzere başka bir işverenin
işyerinde çalışabilir.
Kanuni grev ve lokavtın konut haklarına etkisi
MADDE 69 – (1) İşveren, kanuni bir grev veya lokavt süresince greve katılan veya
lokavta uğrayan işçilerin oturdukları ve kendisi tarafından sağlanmış olan konutlardan
çıkmalarını isteyemez.
(2) İşveren, bu konutlarda oturan işçilerden, grev ve lokavt süresi içinde konutların
onarımı, su, gaz, aydınlatma ve ısıtma giderleri ile rayiç kirayı talep edebilir.
(3) İşveren, konutların su, gaz, aydınlatma ve ısıtma hizmetlerini, kanuni grev ve
lokavt süresince kısıntıya uğratamaz. Ancak bu hizmetlerin kanuni grev ve lokavt yüzünden
kısıntıya uğramış olanlarının devamı, işçiler tarafından istenemez.
Kanun dışı grev ve lokavtın sonuçları
MADDE 70 – (1) Kanun dışı grev yapılması hâlinde işveren, grevin yapılması
kararına katılan, grevin yapılmasını teşvik eden, greve katılan veya katılmaya ya da devama
teşvik eden işçilerin iş sözleşmelerini haklı nedenle feshedebilir.
(2) Kanun dışı bir grev yapılması hâlinde bu grev nedeniyle işverenin uğradığı
zararlar, greve karar veren işçi kuruluşu veya kanun dışı grev herhangi bir işçi kuruluşunca
kararlaştırılmaksızın yapılmışsa, bu greve katılan işçiler tarafından karşılanır.
(3) Kanun dışı lokavt yapılması hâlinde işçiler iş sözleşmelerini haklı nedenle
feshedebilir. İşveren, bu işçilerin lokavt süresine ilişkin iş sözleşmesinden doğan bütün
haklarını bir iş karşılığı olmaksızın ödemek ve uğradıkları zararları tazmin etmekle
yükümlüdür.Tespit davası
MADDE 71 – (1) Taraflardan her biri, karar verilen veya uygulanmakta olan bir grev
veya lokavtın kanun dışı olup olmadığının tespitini mahkemeden her zaman talep edebilir.
Mahkeme bir ay içinde karar verir. (Değişik cümle: 12/10/2017-7036/36 md.) Karar
hakkında istinaf yoluna başvurulması hâlinde bölge adliye mahkemesi bir ay içinde kesin
olarak karar verir. Verilecek karar, tarafları, işçi ve işveren sendikasının üyelerini bağlar ve
ceza davaları için kesin delil teşkil eder.
(2) Hâkim tedbir olarak dava konusu grev veya lokavtın durdurulmasına karar verebilir.
Grev hakkının ve lokavtın kötüye kullanılması
MADDE 72 – (1) Taraflardan birinin veya Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanının
başvurusu üzerine mahkemece, grev hakkı veya lokavtın iyi niyet kurallarına aykırı tarzda
toplum zararına veya millî servete zarar verecek şekilde kullanıldığının tespit edilmesi
hâlinde, uygulanmakta olan grev veya lokavtın durdurulmasına karar verilir.
(2) Kanuni bir lokavtın işyerini temelli olarak kapalı tutmak amacıyla yapıldığı
kesinleşmiş mahkeme kararıyla belirlenirse, mahkeme kararının lokavt yapmış işverene veya
işveren sendikasına bildirilmesi ile birlikte lokavt durdurulur. Mahkeme kararına rağmen lokavtın
uygulanmaya devam edilmesi, işçilere 70 inci madde hükümlerinden yararlanma hakkı verir.
Grev ve lokavt gözcüleri
MADDE 73 – (1) İşyerinde grev ilan etmiş olan işçi sendikası, kanuni bir grev
kararına uyulmasını sağlamak için güç kullanmaksızın ve tehditte bulunmaksızın kendi
üyelerinin grev kararına uyup uymadıklarını denetlemek amacıyla, işyerinin giriş ve çıkış
yerlerine, kendi üyeleri arasından en çok dörder grev gözcüsü koyabilir.
(2) Grev gözcüleri, işyerine giriş ve çıkışlara engel olamaz, giren ve çıkanları kontrol
amacıyla dahi durduramaz.
(3) İşyerinde lokavt ilan etmiş olan işveren sendikası, kanuni bir lokavt kararına
uyulmasını sağlamak için güç kullanmaksızın ve tehditte bulunmaksızın kendi üyelerinin
lokavt kararına uyup uymadıklarını denetlemek amacıyla lokavtın kapsamına giren işyerlerine
gözcüler gönderebilir.
Grev ve lokavt hâlinde mülkî amirin yetkileri
MADDE 74 – (1) Mahallin en büyük mülkî amirleri halkın günlük yaşamı için
zorunlu olan ve aksaması muhtemel hizmet ve ihtiyaçları karşılayacak, işyerinde faaliyetin
devamlılığını sağlayacak tedbirleri alır.
(2) Grev ve lokavtın uygulanması sırasında mahallin en büyük mülkî amirinin kamu
düzenine ilişkin alacağı tedbirler, kanuni bir grev veya lokavtın uygulanmasını engelleyici
nitelik taşıyamaz.Grev ve lokavtı sona erdirme kararı
MADDE 75 – (1) Kanuni bir grev veya lokavtı sona erdirme kararı, kararı alan tarafça
ertesi iş günü sonuna kadar yazı ile karşı tarafa ve görevli makama bildirilir.
(2) Grevin veya lokavtın sona erdiği, görevli makam tarafından işyerinde ilan edilir.
Kanuni grev ve lokavt, ilanın yapılması ile sona erer.
(3) Grevin uygulanmasına son verilmesi lokavtın, lokavtın uygulanmasına son
verilmesi grevin kaldırılmasını gerektirmez.
(4) Grevi uygulayan işçi sendikasının herhangi bir nedenle kapatılması, feshedilmesi
veya infisah etmesi hâllerinde grev ve alınmış bir karar varsa lokavt kendiliğinden sona erer
ve yetki belgesi hükümsüz olur.
(5) Lokavtı uygulayan işveren sendikasının herhangi bir nedenle kapatılması,
feshedilmesi veya infisah etmesi hâllerinde lokavt kendiliğinden sona erer.
(6) Grevi uygulayan sendikanın, yetki tespiti için başvurduğu tarihte işyerindeki üyesi
işçilerin dörtte üçünün sendika üyeliğinden ayrıldıklarının tespiti hâlinde, ilgililerden biri
grevin sona erdirilmesi için mahkemeye başvurabilir. Mahkemece belirlenecek tarihte grevin
sona ereceği ikinci fıkradaki usule göre ilan edilir.
ON İKİNCİ BÖLÜM
Çeşitli ve Son Hükümler
Sendikanın faaliyetinin durdurulması
MADDE 76 – (1) Sendikanın faaliyetinin durdurulması hâlinde, yedinci ila on ikinci
bölümlerde belirtilen işlemler ve uygulamalar, durdurma kararıyla birlikte askıya alınır. Bu
işlemler ve uygulamalar, sendikanın faaliyete geçmesi ile kaldığı yerden devam eder.
Tutanaklar ve sicil
MADDE 77 – (1) Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü bu Kanun gereğince kendisine
tevdi edilen tutanak ve yazıları aldığı tarihten başlayarak üç iş günü içinde Bakanlığa
gönderir. Bir nüshasını da dosyasında saklar.
(2) Bakanlık, toplu iş sözleşmeleri için bir sicil tutar. Toplu iş sözleşmesinin metni
üzerinde anlaşmazlık çıktığı takdirde, Bakanlıkça sicile kaydedilmiş metin esas alınır. Sicilin
tutulmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça çıkarılacak bir yönetmelikle düzenlenir.
Ceza hükümleri
MADDE 78 – (1) Bu Kanuna göre;
a) 6 ncı maddede belirtilen sendikalar için kurucu olabilme şartlarına sahip olduğuna
ilişkin gerçeğe aykırı beyanda bulunanlar, fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde
yediyüz Türk Lirası,
b) 14 üncü maddeye göre yapılacak seçimlerle ilgili oylamalara ve bu oylamaların
sayım ve dökümüne hile karıştıranlar, fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde
beşbin Türk Lirası,c) 17 nci maddeye aykırı olarak üye kaydedenler ile 19 uncu maddeye aykırı olarak
üye kalmaya veya üyelikten ayrılmaya zorlayanlar, fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmediği
takdirde her bir üyelik için yediyüz Türk Lirası,
ç) 26 ncı maddenin altıncı fıkrasına aykırı hareket edenler ile yedinci fıkrasına göre
siyasi partilerin ad, amblem, rumuz veya işaretlerinin kullanılmasına karar veren veya
kullananlar beşbin Türk Lirası,
d) 28 inci maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarına aykırı hareket eden kuruluşların
yetkili sorumluları binbeşyüz Türk Lirası, fiilin tekrarı hâlinde ise ayrıca bağış miktarı kadar,
e) Bu Kanunda kanuni grev veya lokavt için belirtilen şartlar gerçekleşmeksizin alınan
bir grev veya lokavt kararının uygulanması hâlinde; grev veya lokavta karar verenler, böyle
bir grev veya lokavta karar verilmesine veya uygulanmasına veya bunlara katılmaya veya
devama zorlayan veya teşvik edenler ile lokavta katılanlar ve devam edenler fiilleri daha ağır
bir cezayı gerektirmediği takdirde beşbin Türk Lirası,
f) Kanun dışı greve katılanlar ve devam edenler yediyüz Türk Lirası,
g) Kanuni bir grev veya lokavt kararının bu Kanunda yazılı usul ve esaslar dışında
uygulanması hâlinde, bu kararı uygulayanlar, uygulanmasına veya devamına zorlayanlar veya
teşvik edenler beşbin Türk Lirası,
ğ) Grev veya lokavtın mahkeme kararıyla sürekli veya geçici, tamamen veya kısmen
yasaklanmasına rağmen, kararı kaldırmayanlar, uygulamaya devam edenler, devamına teşvik
edenler, zorlayanlar, katılan ve katılmaya devam edenler fiilleri daha ağır bir cezayı
gerektirmediği takdirde beşbin Türk Lirası,
h) Greve katıldıkları veya lokavta maruz kaldıkları hâlde, grev veya lokavtın
uygulandığı işyerlerinden ayrılmayanlar ile işçileri bu eylemlere zorlayan veya teşvik edenler
fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde yediyüz Türk Lirası,
ı) 65 inci maddede belirtilen izni almadan yeni işçi alan işveren, izinsiz aldığı her bir
işçiyle ilgili olarak yediyüz Türk Lirası,
i) 68 inci madde hükmüne aykırı olarak grev yapan işçilerin yerine işçi çalıştıran
işveren veya işveren vekili, aldığı her bir işçiyle ilgili olarak binbeşyüz Türk Lirası,
j) İşçi sendikasının üyesi olmayan grev gözcüleri ile 73 üncü madde hükümlerine
aykırı davranan grev gözcüleri binbeşyüz Türk Lirası,
idari para cezası ile cezalandırılır.
(2) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (d) bentlerinde belirtilen fiilleri işleyenler, idari
yaptırım kararının kesinleşmesinden itibaren beş yıl süreyle sendika organlarında görev alamaz.
(3) Birinci fıkrada öngörülen idari yaptırımlar, gerekçesi belirtilmek suretiyle Çalışma
ve İş Kurumu İl Müdürünce verilir.
Görevli ve yetkili mahkeme
MADDE 79 – (1) Bu Kanunun uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar iş davalarına
bakmakla görevli ve yetkili mahkemelerde görülür. Ancak yedinci ila on birinci bölümlerin
uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar için, görevli makamın bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir.Diğer kanunların uygulanması
MADDE 80 – (1) Kuruluşlar hakkında, bu Kanunda hüküm bulunmayan hâllerde
4721 sayılı Kanun ile 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Dernekler Kanununun bu Kanuna aykırı
olmayan hükümleri uygulanır.
(2) Toplu iş sözleşmeleri hakkında, bu Kanunda hüküm olmayan hâllerde 4721 sayılı
Kanun ve 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ile iş sözleşmesini
düzenleyen diğer kanunların bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanır.
(3) Bu Kanunda aksi öngörülmedikçe, bu Kanunun uygulanmasına ilişkin tebligat
11/2/1959 tarihli ve 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre yapılır.
Yürürlükten kaldırılan hükümler
MADDE 81 – (1) 5/5/1983 tarihli ve 2821 sayılı Sendikalar Kanunu, 5/5/1983 tarihli
ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu ve 30/1/1950 tarihli ve 5521
sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 inci maddesinin ikinci fıkrasının (A) bendi yürürlükten
kaldırılmıştır.
(2) Diğer mevzuatta 2821 ve 2822 sayılı kanunlara yapılan atıflar bu Kanuna yapılmış
sayılır.
EK MADDE 1 – (Ek: 10/9/2014-6552/21 md.; İptal: Anayasa Mahkemesi’nin
14/5/2015 tarihli ve E.: 2014/177, K.: 2015/49 sayılı Kararı ile.)
EK MADDE 2- (Ek: 20/11/2017-KHK-696/112 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-
7079/105 md.)15
(1) Hükümet, kamu işveren sendikaları ile işçi sendikaları konfederasyonları arasında;
a) 10/12/2003 tarihli ve 5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli
(I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu idareleri ile bunlara bağlı döner
sermayeli kuruluşlar, kanunla kurulan fonlar ve kefalet sandıkları, özel kanunlarla kurulan
diğer kamu kurum ve kuruluşları, hizmetlerini genel bütçenin transfer tertiplerinden yardım
alarak yürüten kamu kurum ve kuruluşlarında,
b) Kamu iktisadi teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları (iştirakler hariç), birlikte ya da ayrı
ayrı sermayesinin %50’sinden fazlası kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan her türlü işletme
ve şirketler, 24/11/1994 tarihli ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun
çerçevesinde özelleştirme kapsamında veya programında bulunanlardan sermayesinin
%50’sinden fazlası kamuya ait kuruluşlarda,
c) İl özel idareleri, belediyeler ve bunların üyesi olduğu mahalli idare birlikleri,
belediyelerin bağlı kuruluşları, müessese ve işletmeleri ile bunların birlikte ya da ayrı ayrı
sermayesinin %50’sinden fazlasına sahip oldukları şirketlerde,
15 20/11/2017 tarihli ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 136 ncı maddesi uyarınca bu
maddenin 2/1/2018 tarihinde yürürlüğe gireceği hüküm altına alınmış, daha sonra bu hüküm 1/2/2018
tarihli ve 7079 sayılı Kanunun 124 üncü maddesiyle aynen kabul edilerek kanunlaşmıştır.çalıştırılan işçilerin mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere kamu toplu iş sözleşmeleri
çerçeve anlaşma protokolü imzalanabilir. (İptal cümle: Anayasa Mahkemesinin 27/12/2023
tarihli ve E: 2018/96, K: 2023/222 sayılı Kararı ile)
GEÇİCİ MADDE 1 – (1) Kuruluşlar bu Kanun gereği yapmak zorunda oldukları
tüzük değişikliklerini bu Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde yönetim kurulu
kararıyla gerçekleştirir. Tüzük değişiklikleri, yapılacak ilk genel kurulun onayına sunulur.
Ancak, sendikalar faaliyet göstereceği işkolunu, bu Kanunun 4 üncü maddesinin üçüncü
fıkrasında belirtilen yönetmeliğin yayımı tarihinden itibaren bir ay içerisinde yönetim kurulu
kararıyla belirler.
GEÇİCİ MADDE 2 – (1) Bakanlık, 19 uncu maddede belirtilen yönetmeliğin yayımı
tarihinden itibaren altı ay içinde kayıtlarında yer alan üye listelerini işçi sendikalarına
gönderir. Sendikalar, varsa itirazlarını bir ay içinde Bakanlığa bildirir. Bakanlık, itirazları en
geç bir ay içinde karara bağlar.
GEÇİCİ MADDE 3 – (1) Bu Kanunun uygulanmasına ilişkin düzenlemeler, bu
Kanunun yayımı tarihinden itibaren bir yıl içinde yürürlüğe konulur. Bu düzenlemeler
yürürlüğe girinceye kadar, mülga 2821 ve 2822 sayılı kanunlara dayanılarak yürürlüğe konulan
düzenlemelerin bu Kanuna aykırı olmayan hükümlerinin uygulanmasına devam olunur.
GEÇİCİ MADDE 4 – (1) 17 nci maddenin beşinci fıkrasında belirtilen sendika
üyeliğinin kazanılması ve 19 uncu maddenin ikinci ve dördüncü fıkralarında belirtilen sendika
üyeliğinden çekilme işlemlerinin e-Devlet kapısı üzerinden yapılması; bu Kanunun yürürlüğe
girdiği tarihten itibaren birinci yılın sonuna kadar, mülga 2821 sayılı Kanunun 22 nci maddesinin
üçüncü ve beşinci fıkraları ile 25 inci maddesinin ikinci fıkrası hükümlerine göre yapılır.
GEÇİCİ MADDE 5 – (1) Kanunun yayımı tarihinde sendika yöneticisi olduğu için iş
sözleşmesini feshetmiş olan yöneticiler hakkında 23 üncü maddenin ikinci ve üçüncü fıkra
hükümleri uygulanır. Ancak 23 üncü maddenin ikinci fıkrasındaki nedenlerden biri ile görevi
sona eren yöneticiler, bu tarihten itibaren bir ay içerisinde işverene başvurmak kaydıyla emsal
ücret üzerinden kıdem tazminatına hak kazanır.
GEÇİCİ MADDE 6 – (1) (Mülga: 10/9/2014-6552/144 md.)
(2) (Değişik:30/5/2019-7176/17 md.) Mülga 2822 sayılı Kanunun 12 nci maddesine
göre Bakanlıkça yayımlanan 2009 Temmuz istatistiğinde kurulu bulunduğu işkolunda çalışan
işçilerin en az yüzde onunu üyesi bulunduran işçi sendikaları ile 2009 Temmuz istatistiği
sonrasında 15/9/2012 tarihine kadar kurulmuş işçi sendikalarının bu fıkrayı değiştiren
maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde yapacakları yetki tespit başvuruları
41 inci maddede yer alan işyeri veya işletme çoğunluğu şartlarına göre sonuçlandırılır.
(3) (Mülga: 4/4/2015-6645/81 md.)(4) Bu Kanunun yürürlük tarihinden önce başlamış toplu iş sözleşmesi görüşmeleri ve
toplu iş uyuşmazlıkları mülga 2822 sayılı Kanun ve bu Kanuna dayalı tüzük ve yönetmeliklere
göre sonuçlandırılır.
GEÇİCİ MADDE 7- (Ek: 20/11/2017-KHK-696/113 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-
7079/106 md.)16
(1) 5018 sayılı Kanuna ekli (I), (II), (III) ve (IV) sayılı cetvellerde yer alan kamu
idareleri ile bunlara bağlı döner sermayeli kuruluşlar, 375 sayılı Kanun Hükmünde
Kararnameye ekli (I) sayılı listede yer alan idareler ile birlikte veya ayrı ayrı sermayesinin
yarısından fazlası il özel idareleri, belediyeler ve bağlı kuruluşlarına ait şirketler, anılan
Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23 üncü ve geçici 24 üncü maddeleri uyarınca sürekli
işçi kadrolarına, geçici işçi pozisyonlarına veya işçi statüsüne geçirilen işçilerinden; geçişten
önce işçinin çalıştığı alt işveren işyerinin girdiği işkolu mevcut işyerinin girdiği işkolu ile aynı
olanları o işkolundaki mevcut işyerinden, farklı olanları ise geçişten önce işçinin çalıştığı alt
işveren işyerinin girdiği işkolunda yeni tescil edilecek işyerlerinden Sosyal Güvenlik
Kurumuna bildirir.
(2) Birinci fıkra kapsamındaki işyerlerinin her biri bu Kanunun uygulanması
bakımından bağımsız bir işyeri sayılır.
(3) Birinci fıkra kapsamında yeni tescil edilen işyerlerinden bildirilen işçiler, bu
madde kapsamındaki idarelerde geçiş işleminden önce alt işveren işçileri için Yüksek Hakem
Kurulu tarafından karara bağlanan ve en son sona erecek olan toplu iş sözleşmesinin sona
ermesiyle birlikte 4 üncü maddeye uygun şekilde Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilir.
(4) Bu maddenin uygulanmasında bu Kanunun bu maddeye aykırı diğer hükümleri
uygulanmaz.
Yürürlük
MADDE 82 – (1) Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
Yürütme
MADDE 83 – (1) Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
Subscribe to get the latest posts sent to your email.